Türklere Sorulan İlginç Sorular
Sizin ülkede kızlar okuyabiliyor mu?
-Yok ben Türkiye'de okuyabilen ilk Türk kızıyım!
- Siz Türkiye'de :-):-):-):-) yapıyor musunuz?
- Hayır, biz bölünerek çoğalıyoruz.
- Sizde umumi tuvalet yok mu?
- Dolu var, niye ki?
- O zaman niye hep duvarlara işiyorsunuz.
- Yok canım bunu da nereden çıkardın.
- E iyi de bütün duvarlara buraya işeme yazmışsınız.
- Evlerinizde elektrik var mı?
- Hayır, televizyonu mum ışığında izliyor maalesef.
2003 Sydney
Her dört kişiden nerdeyse ikisinin hatta üçünün ortak sorusu.
-Sizin ülkede 4 tane karınız olabiliyormuş bu doğru dimi?
-Evet doğru, bu niye garip geliyor ki size ne kadar normal aslında.
- Neredensin?
- Türkiye.
- Usame bin ladin Türkiye’de saklanıyormuş, doğru mu?
- Hayır.. Amerika'da şimdi.. Beni biraz önce aradı.. Yengenle berabermiş.
- Sizde niye beyzbol yok?
-Sizde de uç top bilardo yok naber?
- Siz orda deveye mi biniyorsunuz?
- Evet Türkiye de herkes deveye biner. Deve taksileri falan vardır. Deve kullanma ehliyeti almak için de 18 yaşında olmak gerekir. Ben 18 yaşına girince babam bana deve alacak.
Alman:
- Türkiye'de itfaiyeci var mı?
Türk:
- Hayır dev battaniyeler var onlardan örtüyoruz biz yanan binalara ormanlara..
Paris'te bir İsveçli ile geçen diyalog
-Nerelisin?
-Türküm
-Hayır diilsin
-Neden diilmişim?
-Çünkü Türkler sarışın, uzun boylu ve mavi gözlü olurlar
-Nerden kapıldın bu fikre?
-Hasan diye bir Türkle tanıştım, o sarışın, mavi gözlü ve uzun boyluydu
-Bravo ya...
-Siz kız çocuklarını gömüyorsunuz değil mi?
- Hı hı ben toprakta yetiştim kök vermem uzun sürdü.
- Aa siz Türk müsünüz?
- Evet.
- Sizin ülkenizde gece sokağa çıkan insani kesiyorlarmış doğru mu?
- Senin gibi lavuksa keserler doğru.
İngiliz hatun:
İnanamıyorum! Sabah kahvaltısında hem zeytin hem de kızarmış sucuk mu yiyeceksin? Nasıl oluyor da yiyebiliyorsun bunları hem de büyük bir iştahla?
Ben:
Peki ya sen; sabah kahvaltısında yağda pişmiş yumurtanın yanında, nasıl haşlanmış fasulye yiyebiliyorsun?
- sen Türksün dimi?
- Evet ben türküm
- Olmaz sen Türke benzemiyorsun
- Bana Türk tipini bi tarif etsene
- Fırına attım olmadı, kaynattım yine olmadı. Annene sorar mısın, sizin orda (Türkiye'de) karpuzu nasıl pişiriyorlar?
- Anneme sormama gerek yok bayan, bütün Türkler bilir bunu tavada kızartacaksın!
-Bundan Türkiye'de de var mı? (matkabı göstererek)
-Hayır, biz başka şey kullanıyoruz delmek için.
-Ne kullanıyorsunuz?
- J
-Nerdensin?
-Türkiye
- Aa bende biliyorum orayı, Afrika da Nijerya'nın altında değil mi?
- Yok üstünde geçen hafta taşındık..
-Sizin ülkede maşallah diye bi kamyon şirketi mi var?
-Yoo neden
-Her gelen Türk arabasında maşallah yazıyor da.
-Siz müslümanların şimdi 4 tane mi karısı oluyor?
- Evet.. Ne güzel di mi..
- Olur mu öyle şey ya.. Nasıl yani simdi sen benimle evleniyorsun, sonra bir başkasıyla.. Sonra bi daha.. Sonra bi daha.
- Yok üç alana bir bedava veriyorlar.. Ucuza geliyor..
- Ay siz kadınları satıyo musunuz bi de?
- Valla mesela sen en az üç inek edersin..
- Aa.. Saçmalama ya.. Öyle şey mi olur.. Ne kadar saçmalık, bidi bidi vidi vidi..
- Yok vazgeçtim, en fazla iki inek edersin..
- O niye?
- Çok konuşuyosun..
- Sizde kitap var mi?
- Ne gibi?
- Yani okulda diyorum, kitaplarınız var mı? Nereden öğreniyorsunuz bilgileri?
- Valla kitap yok, hocalar ezberlerinden anlatıyorlar. Zaten hocaya bi şey olursa biz de okulu bırakıyoruz.
Sizin ülkede kızlar okuyabiliyor mu?
-Yok ben Türkiye'de okuyabilen ilk Türk kızıyım!
- Siz Türkiye'de :-):-):-):-) yapıyor musunuz?
- Hayır, biz bölünerek çoğalıyoruz.
- Sizde umumi tuvalet yok mu?
- Dolu var, niye ki?
- O zaman niye hep duvarlara işiyorsunuz.
- Yok canım bunu da nereden çıkardın.
- E iyi de bütün duvarlara buraya işeme yazmışsınız.
- Evlerinizde elektrik var mı?
- Hayır, televizyonu mum ışığında izliyor maalesef.
2003 Sydney
Her dört kişiden nerdeyse ikisinin hatta üçünün ortak sorusu.
-Sizin ülkede 4 tane karınız olabiliyormuş bu doğru dimi?
-Evet doğru, bu niye garip geliyor ki size ne kadar normal aslında.
- Neredensin?
- Türkiye.
- Usame bin ladin Türkiye’de saklanıyormuş, doğru mu?
- Hayır.. Amerika'da şimdi.. Beni biraz önce aradı.. Yengenle berabermiş.
- Sizde niye beyzbol yok?
-Sizde de uç top bilardo yok naber?
- Siz orda deveye mi biniyorsunuz?
- Evet Türkiye de herkes deveye biner. Deve taksileri falan vardır. Deve kullanma ehliyeti almak için de 18 yaşında olmak gerekir. Ben 18 yaşına girince babam bana deve alacak.
Alman:
- Türkiye'de itfaiyeci var mı?
Türk:
- Hayır dev battaniyeler var onlardan örtüyoruz biz yanan binalara ormanlara..
Paris'te bir İsveçli ile geçen diyalog
-Nerelisin?
-Türküm
-Hayır diilsin
-Neden diilmişim?
-Çünkü Türkler sarışın, uzun boylu ve mavi gözlü olurlar
-Nerden kapıldın bu fikre?
-Hasan diye bir Türkle tanıştım, o sarışın, mavi gözlü ve uzun boyluydu
-Bravo ya...
-Siz kız çocuklarını gömüyorsunuz değil mi?
- Hı hı ben toprakta yetiştim kök vermem uzun sürdü.
- Aa siz Türk müsünüz?
- Evet.
- Sizin ülkenizde gece sokağa çıkan insani kesiyorlarmış doğru mu?
- Senin gibi lavuksa keserler doğru.
İngiliz hatun:
İnanamıyorum! Sabah kahvaltısında hem zeytin hem de kızarmış sucuk mu yiyeceksin? Nasıl oluyor da yiyebiliyorsun bunları hem de büyük bir iştahla?
Ben:
Peki ya sen; sabah kahvaltısında yağda pişmiş yumurtanın yanında, nasıl haşlanmış fasulye yiyebiliyorsun?
- sen Türksün dimi?
- Evet ben türküm
- Olmaz sen Türke benzemiyorsun
- Bana Türk tipini bi tarif etsene
- Fırına attım olmadı, kaynattım yine olmadı. Annene sorar mısın, sizin orda (Türkiye'de) karpuzu nasıl pişiriyorlar?
- Anneme sormama gerek yok bayan, bütün Türkler bilir bunu tavada kızartacaksın!
-Bundan Türkiye'de de var mı? (matkabı göstererek)
-Hayır, biz başka şey kullanıyoruz delmek için.
-Ne kullanıyorsunuz?
- J
-Nerdensin?
-Türkiye
- Aa bende biliyorum orayı, Afrika da Nijerya'nın altında değil mi?
- Yok üstünde geçen hafta taşındık..
-Sizin ülkede maşallah diye bi kamyon şirketi mi var?
-Yoo neden
-Her gelen Türk arabasında maşallah yazıyor da.
-Siz müslümanların şimdi 4 tane mi karısı oluyor?
- Evet.. Ne güzel di mi..
- Olur mu öyle şey ya.. Nasıl yani simdi sen benimle evleniyorsun, sonra bir başkasıyla.. Sonra bi daha.. Sonra bi daha.
- Yok üç alana bir bedava veriyorlar.. Ucuza geliyor..
- Ay siz kadınları satıyo musunuz bi de?
- Valla mesela sen en az üç inek edersin..
- Aa.. Saçmalama ya.. Öyle şey mi olur.. Ne kadar saçmalık, bidi bidi vidi vidi..
- Yok vazgeçtim, en fazla iki inek edersin..
- O niye?
- Çok konuşuyosun..
- Sizde kitap var mi?
- Ne gibi?
- Yani okulda diyorum, kitaplarınız var mı? Nereden öğreniyorsunuz bilgileri?
- Valla kitap yok, hocalar ezberlerinden anlatıyorlar. Zaten hocaya bi şey olursa biz de okulu bırakıyoruz.