Kayıt
20 Ağustos 2009
Mesajlar
2.458
Beğeniler
0


INTEL "Türkiye Bilgisayar Kullanım ve Tutum Araştırması" açıklandı.

“Bilgisayarım olsaydı eğitim amaçlı kullanırdım” diyenlerin sayısı oldukça yüksek. Kadınlar ve erkekler arasındaki sayısal uçurum ise tehlike sinyalleri veriyor.

İnsanlığı geleceğe taşıma vizyonuyla hareket eden Intel, Türkiye’nin kalkınma ve gelişiminde bilişimin yaratabileceği olumlu katkı konusunda farkındalık yaratmaya yönelik çalışmalarına bir yenisini daha ekledi. Intel tarafından ülkemizin e-dönüşüm sürecinde bulunduğu noktayı ortaya koymak adına bağımsız bir araştırma şirketine yaptırılan “Türkiye Bilgisayar Kullanım ve Tutum Araştırması”nın sonuçları, 13 Kasım tarihinde gerçekleştirilen toplantıda kamuoyu ile paylaşıldı. Türkiye’de bu alandaki en güncel verilere dayanan çalışma olma özelliğini taşıyan araştırmanın sonuçları, Prof. Dr. Nilüfer Narlı ve Prof. Dr. Kerem Alkin tarafından da sosyolojik ve ekonomik yönleriyle değerlendirildi.

“Eğitim şart, eğlence gerekli”

“Türkiye Bilgisayar Kullanım ve Tutum Araştırması”nın ortaya koyduğu çarpıcı sonuçlardan biri, bilgisayarın kullanım amaçları arasında eğitim ve öğretimin, kullanıcı olmayanlar arasında kullananlara göre daha öncelikli olarak konumlandırılıyor olması.

Araştırmada çeşitli etkinlikleri ne sıklıkta gerçekleştirdikleri sorulan kullanıcıların yüzde 40’ı “müzik dinlediğini, indirdiğini, satın aldığını” belirtirken, ikinci sırada “e-posta okumak ve göndermek”, üçüncü sırada “web sitelerinde dolaşmak”, dördüncü sırada ise “chat yapmak” yer alıyor.
Bilgisayar kullanıcısı olmayan kişiler ise bir gün bilgisayar kullanacak olurlarsa eğitim ve öğretimi de (59,7%) müzik (61%) ve fotoğraf/video (62,4%) amaçlı kullanım kadar önemsediklerini dile getirmiş.

Bilgisayar kullanımında “kadının adı yok”

“Türkiye Bilgisayar Kullanım ve Tutum Araştırması” sonuçlarına göre, son bir ay içerisinde bilgisayar kullanma oranı erkekler arasında yüzde 85 iken, bu oran kadınlar arasında yüzde 58 düzeyinde kalıyor. Başka bir deyişle bilgisayar kullanan her kadına karşılık 1,5 erkek kullanıcı bulunuyor.

Araştırmanın ortaya koyduğu söz konusu değerlerin önemli bir soruna işaret ettiğine dikkat çeken Intel Türkiye Genel Müdürü Çiğdem Ertem, görüşlerini şu sözlerle açıkladı: “Bu veriler, ülkemizde kadınla erkek arasında bilgisayar kullanımı konusundaki erişim olanakları ve farkındalık sorununu ortaya koymak açısından son derece önemli. Aynı zamanda çıkan yüzdeler, toplumun genelinin yanı sıra, özellikle kadınların bilgisayar okuryazarlığı, kullanımı ve bilişimin diğer unsurlarından sağlayabilecekleri faydalar konusunda hem bilinçlendirilmesi ve cesaretlendirilmesi hem de gerekli imkanların oluşturulması doğrultusundaki ihtiyacı net bir şekilde ortaya koyuyor. Bu sonuçlar da bize Intel olarak 2005 yılından beri hayata geçirdiğimiz, teknolojiye ve bilişime en uzak kesim olarak görülen kadınlarımıza bilgisayar ve İnternet’in faydalarını anlatmaya çalıştığımız “Kadın ve Bilişim Platformu” projemizle ne kadar doğru bir alana odaklandığımızı gösteriyor. Intel olarak bilişim teknolojilerinin Türkiye’nin neresinde yaşıyor, hangi yaştan ve cinsiyetten olursa olsun tüm bireylere sağlayacağı fırsat eşitliğine dikkat çekmeye bundan sonra da devam edeceğiz. Bu araştırma sonuçlarının paylaşılmasının ardından bilgisayar ve İnternet kullanımı konusunda karşılaşılan engellerin azalarak ortadan kalkacağı bir döneme girmiş olmayı umut ediyoruz” dedi.

Intel “elini taşın altına koymayı” sürdürecek

Bilgisayar kullanımının toplumsal ve bireysel hayatın her alanında sayısız olanaklar sağladığını ve kullanım alanlarındaki çeşitliliğin sevindirici olduğunu belirten Çiğdem Ertem, kullanıcı kesim arasında eğitim-öğretim ile bankacılık gibi hizmetlerin öncelikli olarak anılmamasının bu alanda bir bilinçlendirme eksikliği olduğu anlamına geldiğini söyledi.

Intel’in Türkiye’de yürüttüğü Intel Öğretmen Programı, Intel Öğrenci Programı, bu programın İnternet eğitim sitesi Skoool ve Intel sponsorluğunda yürütülen Uluslararası Bilim ve Mühendislik Şenliği’ne (ISEF) katılım gibi eğitimi destekleyici projelere dikkat çeken Ertem, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bugün Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yürütülen ve Intel olarak da destek verdiğimiz çalışmalar kapsamında, okullarımızda araştırmaya yönelik eğitim anlayışının hızla oturmaya başladığını; yeni kuşakların sorgulayan, araştıran ve sonuç üreten bireyler olarak yetişme sürecinde bilgisayar kullanımı dahil tüm yöntem ve araçlardan faydalanma konusundaki istekliliğini yakından gözleme olanağı buluyoruz. Eminim ki, bu araştırma 5 yıl sonra tekrarlanacak olursa, çok daha farklı sonuçlar elde etmemiz sürpriz olmayacak.”

Uzman görüşü

Türkiye Bilgisayar Kullanım ve Tutum Araştırması’nı sosyolojik açıdan değerlendiren Prof. Dr. Nilüfer Narlı, bilgisayar kullanımına ve algılara ilişkin verilere duyulan ihtiyacın giderek arttığını ve Intel’in araştırmasının bu yönüyle önemli bir ihtiyaca cevap verdiğini belirtti.

Narlı, “Bu araştırma verilerinin de ortaya koyduğu gibi kadınlar, 30 yaş üstündekiler ve düşük sosyo-ekonomik statü grubundakiler bilgisayara ve internete erişimde ve kullanımda dezavantajlı konumdadır. Özellikle Güneydoğu ve Karadeniz illerindeki genç kızlara bilgisayar eğitimin ulaştırılması için gerekli çabalar, kalkınma ve sosyal cinsiyet uçurumun kapatılması için özel önem arz ediyor” yorumunda bulundu. Narlı ayrıca, bilgisayar/internet okuryazarlığı eğitimi konusunda kamu, özel sektör, sivil toplum örgütlerinin işbirliğinin teşvik edilmesi gerektiğini, yerel yönetimler ve üniversitelerin bu ortaklığın temel direkleri olduğunu belirtti.

Araştırma sonuçlarını ekonomik açıdan yorumlayan Prof. Dr. Kerem Alkin, Türkiye’nin G20 ülkeleri arasında olması gereken noktadan çok daha geride kaldığını, bu durumun değişmesi için demir-çelik ve tekstil gibi sektörlerden daha teknolojik ve yüksek katma değerli alanlara yönelmek gerektiğine dikkat çekti. Türkiye’nin artık bir saniye gecikmeye dahi tahammülü olmadığını dile getiren Alkin, “bu atılımı bir an önce yapmazsak dahil olmaktan gurur duyduğumuz G20 ülkelerinden biri olarak kalmamız imkansız hale gelecektir” dedi.

Intel “Türkiye Bilgisayar Kullanım ve Tutum Araştırması” Hakkında
Temmuz-Ağustos 2009 döneminde Türkiye’deki 16 yaş ve üzeri kentsel nüfusunun bilgisayarla ilişkisini saptamak ve bilgisayar kullanımına ilişkin bulgular elde etmek amacıyla gerçekleştirilen araştırmada, Türkiye genelinde tüm gelişmişlik düzeyindeki ilçeler kapsandı ve analiz aşamasında nüfusa orantılı ağırlıklandırma yapıldı. Araştırma kapsamında Türkiye genelinde 28 il, 55 ilçe merkezi ve 113 mahallede A, B, C ve D sosyo-ekonomik statü gruplarından 1134 kişiyle yüz yüze görüşmeler gerçekleştirildi.
 
Yukarı Alt