Kayıt
5 Mart 2009
Mesajlar
493
Beğeniler
0


Time

Herkes onun peşinde! İşte Dünya Kupası’nın en isabetli tahminlerini yapan kahin ahtapot Paul’ün hiçbir yerde okumadığınız röportajı!

Almanya’nın Oberhausen şehrinde yaşayan iki yaşındaki ahtapot, Almanya’nın Dünya Kupası maçlarının sonuçlarını doğru tahmin etmesiyle bir anda uluslararası çarpa ün kazandı. Paul son olarak ABD’nin en prestijli haber dergilerinden Time’a bir röportaj verdi.


Time: İlk olarak, midyeye yeme, tahmin yapma ve dünya starı olarak yeni hayatınıza uyum gösterme çalışmalarınızın arasında bize zaman ayırdığınız için teşekkür ederiz.



Paul: Ne demek? Doğrusunu söylemek gerekirse, ellerimde düşündüğünüzden daha fazla Time (zaman) var. Haha! Kusura bakmayın! Verdiğim röportajlarda konuştuğum yayınların isimleriyle ilgili şakalar yaparım da. En son Rolling Stone’a (yuvarlanan taş) “Ben yosun tutmam” dedim, çok güldüler. Hatta dediler ki, geçenlerde Afganistan’dan gelen bir röportaja bile bu kadar gülmemişler.



Time: Neyse, konuya dönelim: Dünya Kupası’yla ilgili son tahminlerinizi dün yaptınız. Neye karar verdiniz?



Paul: Tahmin edeceğiniz gibi çok kolay olmadı. İlk olarak finalle ilgili kararıma bakalım. Bir elimizde yüzde 100’lük performansıyla, güçlü Hollanda, diğer elimizde doğru zamanda şekillendirilmiş İspanya var. Üçüncü elimizdeyse…



Time: Şey, bunun nereye gideceği belli ve sekizinci elimizde ne olduğunu konuşacak kadar vaktimiz olmayabilir. Dolayısıyla tahmininize gelsek?

"İSPANYA'DA BENİ ÇEKEN BİR ŞEY VAR"


Paul: İspanya’yı seçtim. Ne diyebilirim ki? Günlerce uyumadım. Birçok kombinasyonu değerlendirdim. Arjen Robben ve Wesley Sneijder’i canımdan çok severim ama İspanya’da beni çeken bir şey var. Geçen gün yaptığım tahminde İspanya’yı seçerek Alman vatandaşlarımızı hayal kırıklığına uğrattığımı biliyorum ama iki yıllık deneyimim bana İspanya diyor.



Time:
Meraktan soruyorum, bugüne kadarki nadir tutarsız tahminlerinizden biri iki yıl önce Euro 2008’in finalinde Almanya’nın İspanya’ya karşı galip geleceğini öngörmenizdi. Bir kere aldanan haklı, iki kere aldanan enayi galiba, değil mi?



Paul:
Kesinlikle! Ve eğer izin verirseniz, bu sözü Octopus Times’la olan röportajımda da kullanmak isterim. Böyle şeylere bayılıyorlar! Evet, iki yıl önce, aklımla değil, üç kalbimle hareket ettim. Artık ünlülerin yaşamına ayak uydurdum, o yüzden kimseyi üzmek istemedim. Ama akvaryum komşularıma İspanya’nın Fernando Torres’in ilk yarıda atacağı golle maçı 1-0 alacağını söylemiştim. Onlar da bana küstüler. Böyle şeyler çok sık oluyor.



Time: Dün yaptığınız üçüncülük-dördüncülük maçı tahmininde Almanya’nın kazanacağını söylediniz. Gerçekten Almanların Uruguay’ı yeneceğine inanıyor musunuz?

"HAYAT MEMAT MESELESİ"

Paul:
Açık konuşabilir miyim? Burada bir hayat memat meselesi söz konusu. Burada beni limonlu zeytinyağı sosu içinde kızartmak hatta paella (İspanya’nın meşhur deniz ürünleri pilavı) yapmak isteyenlerle ilgili haberler çıktı. Yanlış anlamayın: Paella senaryosundaki ironiyi anlayabiliyorum. Ama bu hayatımı birilerinin tabağında sonlandırmak istediğim anlamına da gelmiyor. Bir daha asla Almanya’nın aleyhine karar vermem!



Time: Merak etme Paul. Duyduğuma göre İspanya Başbakanı José Luis Rodríguez Zapatero arkandaymış. “Ahtapotun hayatı hakkında endişe ediyorum. Kendisini koruyacak bir ekip göndermeyi düşünüyorum” diye açıklama yapmış.



Paul: Ciddi misin? BENİ HEMEN BİR UÇAĞA BİNDİRİN! YAŞASIN İSPANYA! BURADA İNSANLAR BANA ÇOK ACAYİP GÖZLERLE BAKIYOR. KORKUYORUUU… (sessizlik)


Time:
Paul? Alo? Orada mısın?

Kaynak
 
Yukarı Alt