Bursaspor karşısında ortaya konan futbol, tüm spor yazarlarından alkış alırken, Sarı-Lacivertli ekipteki olumlu değişime dikkat çekildi.
Rıdvan Dilmen (Milliyet)
Fenerbahçe, 45 ile 65. dakikalar hariç müthişti. Hem kendilerine hem takımdaşlık duygusuna hem de kazanmak için rakibe saygı gösterdiler. Ben, son üç maçta Fenerbahçe takımına hayran oldum. Hatta farklı kadrolarla oynamalarına rağmen. Volkan’dan Semih’e kadar ilk 45 dakikanın tamamında ve son 20 dakikada müthiş bir konsantrasyon ve özveri içinde, rakibi ciddiye alarak, hem hücumda hem savunmada çoğalarak mücadele ettiler.
Gürcan Bilgiç (Sabah)
Nerede o ilk yarının tesadüflere teslim olan takımı, nerede dünkü gibi pes etmeyen, direnen, hırsını koruyan ve kazanmak için vazgeçmeyen kadro... Ve bu sürekliliğin peşine takılan 40 bin kişi. Evet artık tribünler “kafalarına göre bir takımları” olduğuna ikna oldular. Maçın saati, havanın soğukluğu veya açık kanaldan yapılan yayın, efsanenin geri dönüşüne şahitlik yapmak üzere yerlerine geri dönenlerin mazereti olmadı.
Hakan Yaşar (Vatan)
Fenerbahçeli futbolcu en iyi teknik adamdır. İsterse en iyi antrenmanı yapar, en iyi kondisyonu yükler kendine. En güzel futbolu oynar. Yeter ki istesin. Alex’li bu kadronun defosu da aynı. Konsantre olduğunda rakip tanımıyor. Mesela 8’de 8’lik müthiş seri. Şımarınca tokadı yiyor... Değişim güzeldir. Fenerbahçe değişiyor. İlk yarı 1-0’ların takımıydı. Şimdi ailece hücum ediyor. Ve istiyor! Bu kazanma isteğine çomak sokulmazsa, çifte kupa yakın.
Coşkun Türk (Posta)
Takımda müthiş bir kazanma hırsı var. Bundan da önemlisi, goller atıldıktan sonra futbolu daha da güzelleştirmek için ortaya konulan bir çaba var. İşte bunun sonucunda Bursaspor gibi bir takım neye uğradığını şaşırıyor. Bursa diyorum, çünkü bu sezonun flaş ekibi Bursa ve gerçekten de iyi futbol oynuyor. Fener bu takımı dağıttı... Fenerbahçe taraftarı, takımın güzel futbol oynadığına inansın, o tribünler her geçen hafta daha da dolacaktır.
Rıdvan Dilmen (Milliyet)
Fenerbahçe, 45 ile 65. dakikalar hariç müthişti. Hem kendilerine hem takımdaşlık duygusuna hem de kazanmak için rakibe saygı gösterdiler. Ben, son üç maçta Fenerbahçe takımına hayran oldum. Hatta farklı kadrolarla oynamalarına rağmen. Volkan’dan Semih’e kadar ilk 45 dakikanın tamamında ve son 20 dakikada müthiş bir konsantrasyon ve özveri içinde, rakibi ciddiye alarak, hem hücumda hem savunmada çoğalarak mücadele ettiler.
Gürcan Bilgiç (Sabah)
Nerede o ilk yarının tesadüflere teslim olan takımı, nerede dünkü gibi pes etmeyen, direnen, hırsını koruyan ve kazanmak için vazgeçmeyen kadro... Ve bu sürekliliğin peşine takılan 40 bin kişi. Evet artık tribünler “kafalarına göre bir takımları” olduğuna ikna oldular. Maçın saati, havanın soğukluğu veya açık kanaldan yapılan yayın, efsanenin geri dönüşüne şahitlik yapmak üzere yerlerine geri dönenlerin mazereti olmadı.
Hakan Yaşar (Vatan)
Fenerbahçeli futbolcu en iyi teknik adamdır. İsterse en iyi antrenmanı yapar, en iyi kondisyonu yükler kendine. En güzel futbolu oynar. Yeter ki istesin. Alex’li bu kadronun defosu da aynı. Konsantre olduğunda rakip tanımıyor. Mesela 8’de 8’lik müthiş seri. Şımarınca tokadı yiyor... Değişim güzeldir. Fenerbahçe değişiyor. İlk yarı 1-0’ların takımıydı. Şimdi ailece hücum ediyor. Ve istiyor! Bu kazanma isteğine çomak sokulmazsa, çifte kupa yakın.
Coşkun Türk (Posta)
Takımda müthiş bir kazanma hırsı var. Bundan da önemlisi, goller atıldıktan sonra futbolu daha da güzelleştirmek için ortaya konulan bir çaba var. İşte bunun sonucunda Bursaspor gibi bir takım neye uğradığını şaşırıyor. Bursa diyorum, çünkü bu sezonun flaş ekibi Bursa ve gerçekten de iyi futbol oynuyor. Fener bu takımı dağıttı... Fenerbahçe taraftarı, takımın güzel futbol oynadığına inansın, o tribünler her geçen hafta daha da dolacaktır.