Spare_

Bilgiliyim
Kayıt
24 Kasım 2008
Mesajlar
2.764
Beğeniler
1
Şehir
^^ T.C / İST ^^
1894 yılında Sivas'ın Şarkışla ilçesine bağlı Sivrialan köyünde doğdu, 21 Mart 1973 tarihinde aynı yerde öldü. Yoksul bir çiftçi ailesinin çocuğu olan Aşık Veysel, yedi yaşında geçirdiği çiçek hastalığı sonucu önce sol gözünü, daha sonra da, ancak ışığı seçebilecek kadar görebilen sağ gözünü de bir kaza nedeniyle yitirince, avunsun diye babası tarafından verilen sazla tanıştı. Baba dostları Molla Hüseyin ile yöre âşıklarından Çamşıhlı Ali Ağa'dan - Âşık Alâ- ders aldı. Köylerine gelen gezgin halk ozanlarını dinledi. Gezgin halk şairi geleneğine uyarak 1928 yılından başlayarak yöredeki köy, kasaba ve kentleri dolaşmaya başladı. 1931 yılında Sivas Lisesi edebiyat öğretmeni olan Ahmet Kutsi Tecer ve arkadaşları tarafından kurulan 'Halk Şairlerini Koruma Derneği'nin düzenlediği Halk Şairleri Bayramı'na katılarak tanındı. Cumhuriyetin 10. Yıl kutlamalarında "Türkiye'nin ihyası Hazreti Gazi" dizesiyle başlayan şiiri okumak üzere, üç ayda yürüyerek Ankara'ya geldi. Köy Enstitüleri'nin kurulmasıyla birlikte, yine Ahmet Kutsi Tecer'in katkılarıyla, 1942-1944 yılları arasında, sırasıyla Arifiye, Hasanoğlan, Çifteler, Kastamonu, Yıldızeli ve Akpınar Köy Enstitüleri'nde saz öğretmenliği yaptı. 1965 yılında Türkiye Büyük Millet Meclisi, özel bir kanunla, vatani hizmet tertibinden 'Anadilimize ve Milli Birliğimize yaptığı hizmetler' nedeniyle, Aşık Veysel'e maaş bağladı.

Enver Gökçe, Aşık Veysel için: "Halk şairlerimizin eserlerinde ortak özellikler olan saz-söz ayrılmazlığı klasik şark edebiyatının estetiğinde önemli bir yer tutan idealizm meyli ve bu meylin halk şiirinde işleyen mücerretlik vasfı Aşık Veysel'in sanatında da egemen unsurlardır. Kısaca Aşık Veysel, tabiatı duyuşu, duyarlılığı dini bir zümreye bağlı egemen bir karakteri olmamasına rağmen mistik tarafları, kainat, varlık, yaratılış anlayışı ile geleneğe bağlı bir saz şairidir." demiştir.
 
Kayıt
1 Kasım 2008
Mesajlar
237
Beğeniler
0
Şehir
İnşallah oyuna gircek :D
Hocam bunlarda ünlü ozanımızın bikaç şiirleri..

KARA TOPRAK
Dost dost diye nicesine sarıldım
Benim sadık yarim kara topraktır.
Beyhude dolandım boşa yoruldum
Benim sadık yarim kara topraktır.

Nice güzellere bağlandım kaldım
Ne bir vefa gördüm ne fayda buldum
Her türlü isteğim topraktan aldım
Benim sadık yarim kara topraktır.

Koyun verdi kuzu verdi süt verdi
Yemek verdi ekmek verdi et verdi
Kazma ile dövmeyince kıt verdi
Benim sadık yarim kara topraktır.

İşkence yaptıkça bana gülerdi
Bunda yalan yoktur herkes de gördü
Bir çekirdek verdim dört bostan verdi
Benim sadık yarim kara topraktır.

Havaya bakarsam hava alırım
Toprağa bakarsam dua alırım
Topraktan ayrılırsam nerde kalırım
Benim sadık yarim kara topraktır.

Her kim ki olursa bu sırra mazhar
Dünyaya bırakır ölmez bir eser
Gün gelir Veysel'i bağrına basar
Benim sadık yarim kara topraktır.

Aşık Veysel Şatıroğlu


DOSTLAR BENİ HATIRLASIN
Ben giderim adım kalır
Dostlar beni hatırlasın..
Düğün olur bayram gelir
Dostlar beni hatırlasın..

Can kafeste durmaz uçar
Dünya bir han konan göçer
Ay dolanır yıllar gecer
Dostlar beni hatırlasın..

Can bedenden ayrılacak
Tütmez baca yanmaz ocak
Selam olsun kucak kucak
Dostlar beni hatırlasın..

Ne gelsemdi ne giderdim
Günden güne arttü derdim
Garip kalır yerim yurdum
Dostlar beni hatırlasın..

Açar solar türlü çiçek
Kimler gülmüş kim gülecek
Murad yalan ölüm gerçek
Dostlar beni hatırlasın..

Gün ikindi akşam olur
Gör ki başa neler gelir
Veysel gider adı kalır
Dostlar beni hatırlasın.

Aşık Veysel Şatıroğlu

UZUN İNCE BİR YOLDAYIM
Uzun ince bir yoldayım
Gidiyorum gündüz gece
Bilmiyorum ne haldeyim
Gidiyorum gündüz gece
Dünyaya geldiğim anda
Yürüdüm aynı zamanda
İki kapılı bir handa
Gidiyorum gündüz gece

Kırkdokuz yıl bu yollarda
Ovada dağlarda çöllerde
Düşmüşüm gurbet ellerde
Gidiyorum gündüz gece

Şaşar Veysel iş bu hale
Kah ağlaya kah güle
Yetişmek için MENZİLE
Gidiyorum gündüz gece


Aşık Veysel Şatıroğlu
 
Yukarı Alt