ben fosil bilimci yada bir bilim adamı değilim. ama okuduklarımdan herzaman bişeyler anlarımbu gune kadar bulunmus 100 milyon fosilden verdıgınız lınktekı kadar az mı aragecıs formu bulundu ve ordakı bı cok resım bılgısayarda orda burda yapılmıs yada normal hayvanların resmı varEspio demiş ki:http://en.m.wikipedia.org/wiki/List_of_transitional_fossils
buraya bakacak olursaniz su ana kadar bulunmus gecis fosillerinin listesini gorebilirsiniz, Ama bunu soylerken , sunuda eklemek istiyorum, evrim teorisi cok genc bir teori , Darwin bu teoriyi 1850lerde ortaya atti bu yuzden evrimin butun sorulari cevapsiz biraktigini soylek gercekci olmaz.
Ps: evrim teorisi turunun tek ornegi degil, yercekimide bir teori 1600 lerde ortaya atilmis hemdr , ayrica evrim gibi gormesi zorda degil ama insanlar cevaplanmamis sorulara ragmen yer cekimine karsi cikmiyor.
ayrıca
Soru: Şimdiye kadar ortaya çıkarılmış 100 milyon fosil arasında tek bir tane ara geçiş fosili olmadığı doğru mu?
Bilimin cevabı: Hayır yok. Kimse var diyemez, çünkü şimdiye kadar evrimcilerin "kayıp halka" olarak öne sürdükleri her fosil, ya sahtekarlık ürünü çıktı ya da çarpıtılarak yorumlandığı için literatürden çıkarıldı.
Soru: tek bir protein molekülünün tesadüfen oluşma olasılığının 10 üzeri 950 de 1 gibi matematik olarak imkansız bir sayı olduğu doğru mu?
Bilimin cevabı: Hayır oluşamaz. Bir proteinin tesadüflerle ortaya çıkma ihtimali 10 üzeri 950'de 1'dir. Bu sayı pratikte "0 ihtimal" anlamına gelir.
Soru: Ortaya çıkarılmış milyonlarca yaşayan fosil olduğu doğru mu?
Bilimin cevabı: Evet doğru. Yaşayan fosil örnekleri, dünyanın dört bir yanında sergilenmektedir. Sadece türkiye'de bile, yüzlerce sergide binlerce fosil sergilenmiştir.
Soru: 40 yıl boyunca sergilenen piltdown adamı'nın sahtekarlık olduğu doğru mu?
Bilimin cevabı: Evet doğru. 500 yıllık insan kafatasına, orangutan çene kemiği monte edilmiş ve eski izlenimini vermek için potasyum-dikromat ile özel olarak lekelendirilmiştir
Soru: Nebraska adamı'nın tek bir domuz dişinden üretilmiş bir sahtekarlık olduğu doğru mu?
Bilimin cevabı: Evet doğru. Tek bir azı dişine dayanarak yapılan rekonstrüksiyonlar, dişin domuza ait olduğunun anlaşılması ile birlikte, evrimci sahtekarlıklar arasında yerini aldı.
Soru: Dino-kuş olarak öne sürülen archaeoraptor lıaonıngensıs'in sahtekarlık olduğu doğru mu?
Bilimin cevabı: Evet doğru. Yapışkan ve harç kullanılarak kemik ve taştan oluşan fosil, kuş bedenine dinozor kuyruğu eklenmesi ile üretildi. Sözde evrim delili olarak basında bolca yer alan fosil, iki sene sonra "dino-kuş palavra çıktı" ifadeleri ile duyuruldu.
Soru: Yıllarca ara-geçiş fosili olarak anlatılan coelacanth'ın, halen yaşayan bir balık türü olduğu doğru mu?
Bilimin cevabı: Evet doğru. Coelacanth yüzgeçlerindeki kemiklerinden ötürü, yürüme aşamasında bir balık olarak öne sürüldü. Ancak bu balığın defalarca canlı olarak yakalanması, hayali evrim senaryolarını çöpe atmıştır.
Soru: Kayıp halka olarak öne sürülen archaeopteryx'in tüm özellikleriyle tam bir uçucu kuş olduğu doğru mu?
Bilimin cevabı: Evet. Ağzında dişleri, kanatlarında pençe benzeri tırnakları ve uzun bir kuyruğu olmasından ötürü, evrimci iddialara malzeme olan bu soyu tükenmiş kuşun, günümüz kuşları gibi tam olarak uçtuğu anlaşılmıştır.
Soru: hayali at serisinin geçersizliği, bugün kabul edilen bir gerçek mi?
Bilimin cevabı: Evet. At serisi çok sayıda çelişki ve aykırılıklar barındırdığı ve geçersizliği kanıtlanmış izahlara dayandırıldığı için bugün tamamen çürütülmüş bir senaryodur.
Soru: Ernst Haeckel, evrime delil olarak gösterilen embriyo çizimlerinin sahtekarlık olduğunu itiraf etmiş midir?
Bilimin cevabı: Evet. İnsan embriyosunun, anne karnındaki gelişimi sırasında önce balık, sonra sürüngen özellikleri gösterdiği yalanı, evrim teorisinin aldatmacalarından biri olarak tarihe geçmiştir.
Soru: mutasyonla canlıların faydalı organ kazandıkları hiç görüldü mü?
Bilimin cevabı: hayır görülmedi. Mutasyonlar rastgele meydana geldikleri için, hemen hemen her zaman canlıya zarar verirler. Mutasyonların sebep olacağı değişiklikler ancak hiroşima, nagazaki veya çernobil'deki insanların uğradığı türden değişiklikler olabilir: yani ölüler, sakatlar ve hastalar...
Soru: Doğal seleksiyon, canlının genetik bilgisinde değişiklik yapabilir mi ya da yeni bir organ ortaya çıkarabilir mi?
Bilimin cevabı: Hayır yapamaz. Doğal seleksiyon, yaşadıkları ortamla uyum içinde olan canlıların hayatta kaldığını, uyumsuz olanların ise yok olduğunu öne sürer. Bu bilinçsiz eleme şekli, canlılara birbirinden kompleks organlar, sistemler kazandırmaz.
Soru: Onlarca sene kanıt olarak öne sürülen "sanayi kelebekleri"nin, aslında ağaca iğne ile tutturulup resimlerinin çekildiği doğru mu?
Bilimin cevabı: Evet doğru. Ancak söz konusu resimler doğru olsa bile, evrim teorisine hiçbir katkı sağlamaz. Çünkü doğal seleksiyonla zaman içinde elenen açık renkli kelebekler, koyu renkli kelebeklerin popülasyonunu artırdı. Yoksa açık renkli olanlar yeni bir genetik özellik kazanmadılar.
Soru: dna'daki 1.000.000 ansiklopedi sayfasını kapsayacak bilgi, tesadüfen doğru sıra ile kodlanabilir mi?
Bilimin cevabı: Hayır kodlanamaz. Gözü kapalı rastgele harflere basan bir kişinin, doğru sıralama ile 1 milyon sayfalık anlamlı bir bilgi ortaya çıkarması nasıl mümkün değilse, şuursuz, gelişigüzel etkilerin dna'yı düzenlemesi de mümkün değildir.
Soru: Darwin'in hücreyi sadece kara bir leke zannettiği, dna, çekirdek, ribozom, mitokondri gibi organellerini bilmediği doğru mu?
Bilimin cevabı: evet doğru. Hücreyi çok basit yapıda zanneden darwin , teorisini ilkel bilim düzeyindeki araçları ve hayal gücünü kullanarak ortaya atmıştır. Günümüz bilim dalları -moleküler biyoloji, biyokimya, mikrobiyoloji, biyomatematik, moleküler genetik... Hücrenin tesadüfen oluşamayacak kadar kompleks bir yapıda olduğunu ortaya koymuştur.
Soru: cansız atomların biraraya gelip, kendi kendine canlılığı oluşturamayacakları doğru mu?
Bilimin cevabı: evet doğru. Ortaçağ'ın inançları olan -böceklerin yemek artıklarından, güvelerin yünden, farelerin buğdaydan oluştuğu- günümüzde artık çürütülmüştür. Bugün "hayat ancak hayattan gelir" görüşü, ispatlanmış bir gerçek olarak kabul edilmektedir.
Soru: kambriyen devrinde binlerce kompleks canlı türünün, hiçbir ataları olmadan bir anda ortaya çıktığı doğru mu?
Bilimin cevabı: evet doğru. "biyolojik big bang" olarak da adlandırılan bu durum, 530 milyon yıl öncesine ait canlıların evrim geçirmeden, bir anda fosil katmanlarında var olduklarını göstermektedir.
Soru: lucy adlı fosilin soyu tükenmiş bir maymun türüne ait olduğu ve insanın soyağacı senaryosundan çıkarıldığı doğru mu?
Bilimin cevabı: evet. Kayıp halka olarak sunulan lucy adlı fosilin, insanın soyağacına dahil edilemeyecek bir maymun türü olduğu, bugün kabul edilen bir gerçektir. Science et vie dergisinin mayıs 1999 sayılı kapağında, bu kandırmaca "adieu lucy" (elveda lucy) başlığı ile duyurulmuştur.
Soru: iki canlının genlerinin benzer olması, birbirine fiziksel olarak benzediklerini gösterir mi?
Bilimin cevabı: hayır göstermez. Örneğin nematod solucanları ve insan dna'larında %75'lik bir benzerlik söz konusudur. Ancak bu durum insanın %75 solucan olduğunu göstermez ya da arada sadece %25'lik bir fark bulunduğu anlamına gelmez. Dolayısıyla maymunlarla insan genleri arasındaki benzerlik, evrim açısından hiçbir delil sağlamaz; sadece kasıtlı bir propaganda yöntemidir. Soru: dinozorun sinek yakalamaya çalışırken kanatlanıp uçtuğu, uçuşun kökenine açıklama olabilir mi?
Bilimin cevabı: hayır olamaz. O zaman önce, saniyede 500 kadar kanat çırpan, bilim adamlarının halen taklit edemedikleri üstün bir teknoloji kullanan sineklerin nasıl uçtuklarını açıklamaları gerekir.
Soru: sosyal yaşam içinde resmedilen yarı insan-yarı hayvan çizimler, tamamen hayal gücü ürünü mü?
Bilimin cevabı: evet öyle. Nebraska adamı'nda olduğu gibi tek bir dişe dayanarak, kafatası ve vücudun tamamı, hatta canlının eşi ve çocukları bile hayal ürünü olarak resmedilebilmektedir.
Soru: ilkel tanıtılan geçmiş medeniyetlerin çok ileri teknoloji kullandıkları, usta bir sanat anlayışına sahip oldukları doğru mu?
Bilimin cevabı: evet doğru. Yarı maymun yarı insan, konuşma yeteneğinden yoksun, dik duramayan, sadece garip hırıltılar çıkaran, vahşi mağara adamları tamamen halkı kandırmaya yönelik propagandadır. Oysa maymun adam gibi tanıtılan insanlar, çok iyi inşa edilmiş gemilerle okyanus yolculukları yapmakta, günümüzdeki ressamları aratmayacak bir yetenek ve estetik anlayışı ile resimler çizmekte, müzik aletleri yapmakta, giyim-kuşam zevkine sahip yaşamaktalardı.
Soru: gözün görmesi için 40 temel parçasının aynı anda, uyum içinde var olması gerektiği doğru mu?
Bilimin cevabı: evet doğru. Göz indirgenemez komplekslikte bir organdır. Örneğin sadece gözyaşı bezinin olmaması, tüm gözün fonksiyonunu kaybetmesine yol açacaktır.
Soru: insan gözünün en üstün teknoloji ürünü kameradan, çok daha gelişmiş bir görüntü ve netlik sağladığı doğru mu?
Bilimin cevabı: evet doğru. Binlerce şuur ve akıl sahibi mühendisin, binlerce ileri teknoloji cihazlar kullanarak elde edemediği üstünlükteki görüntünün, insan beyninin birkaç cm2'lik merkezinde, durmaksızın tesadüfen üretildiğini savunmak, en başta akıl ve mantıkla çelişir.
Soru: bu soruları soran, düşünen, sevinen, heyecanlanan, dinlediği müzikten zevk alan, beyninizi oluşturan şuursuz atomlar olabilir mi?
Bilimin cevabı: Hayır yok. Kimse var diyemez, çünkü şimdiye kadar evrimcilerin "kayıp halka" olarak öne sürdükleri her fosil, ya sahtekarlık ürünü çıktı ya da çarpıtılarak yorumlandığı için literatürden çıkarıldı.
Soru: tek bir protein molekülünün tesadüfen oluşma olasılığının 10 üzeri 950 de 1 gibi matematik olarak imkansız bir sayı olduğu doğru mu?
Bilimin cevabı: Hayır oluşamaz. Bir proteinin tesadüflerle ortaya çıkma ihtimali 10 üzeri 950'de 1'dir. Bu sayı pratikte "0 ihtimal" anlamına gelir.
Soru: Ortaya çıkarılmış milyonlarca yaşayan fosil olduğu doğru mu?
Bilimin cevabı: Evet doğru. Yaşayan fosil örnekleri, dünyanın dört bir yanında sergilenmektedir. Sadece türkiye'de bile, yüzlerce sergide binlerce fosil sergilenmiştir.
Soru: 40 yıl boyunca sergilenen piltdown adamı'nın sahtekarlık olduğu doğru mu?
Bilimin cevabı: Evet doğru. 500 yıllık insan kafatasına, orangutan çene kemiği monte edilmiş ve eski izlenimini vermek için potasyum-dikromat ile özel olarak lekelendirilmiştir
Soru: Nebraska adamı'nın tek bir domuz dişinden üretilmiş bir sahtekarlık olduğu doğru mu?
Bilimin cevabı: Evet doğru. Tek bir azı dişine dayanarak yapılan rekonstrüksiyonlar, dişin domuza ait olduğunun anlaşılması ile birlikte, evrimci sahtekarlıklar arasında yerini aldı.
Soru: Dino-kuş olarak öne sürülen archaeoraptor lıaonıngensıs'in sahtekarlık olduğu doğru mu?
Bilimin cevabı: Evet doğru. Yapışkan ve harç kullanılarak kemik ve taştan oluşan fosil, kuş bedenine dinozor kuyruğu eklenmesi ile üretildi. Sözde evrim delili olarak basında bolca yer alan fosil, iki sene sonra "dino-kuş palavra çıktı" ifadeleri ile duyuruldu.
Soru: Yıllarca ara-geçiş fosili olarak anlatılan coelacanth'ın, halen yaşayan bir balık türü olduğu doğru mu?
Bilimin cevabı: Evet doğru. Coelacanth yüzgeçlerindeki kemiklerinden ötürü, yürüme aşamasında bir balık olarak öne sürüldü. Ancak bu balığın defalarca canlı olarak yakalanması, hayali evrim senaryolarını çöpe atmıştır.
Soru: Kayıp halka olarak öne sürülen archaeopteryx'in tüm özellikleriyle tam bir uçucu kuş olduğu doğru mu?
Bilimin cevabı: Evet. Ağzında dişleri, kanatlarında pençe benzeri tırnakları ve uzun bir kuyruğu olmasından ötürü, evrimci iddialara malzeme olan bu soyu tükenmiş kuşun, günümüz kuşları gibi tam olarak uçtuğu anlaşılmıştır.
Soru: hayali at serisinin geçersizliği, bugün kabul edilen bir gerçek mi?
Bilimin cevabı: Evet. At serisi çok sayıda çelişki ve aykırılıklar barındırdığı ve geçersizliği kanıtlanmış izahlara dayandırıldığı için bugün tamamen çürütülmüş bir senaryodur.
Soru: Ernst Haeckel, evrime delil olarak gösterilen embriyo çizimlerinin sahtekarlık olduğunu itiraf etmiş midir?
Bilimin cevabı: Evet. İnsan embriyosunun, anne karnındaki gelişimi sırasında önce balık, sonra sürüngen özellikleri gösterdiği yalanı, evrim teorisinin aldatmacalarından biri olarak tarihe geçmiştir.
Soru: mutasyonla canlıların faydalı organ kazandıkları hiç görüldü mü?
Bilimin cevabı: hayır görülmedi. Mutasyonlar rastgele meydana geldikleri için, hemen hemen her zaman canlıya zarar verirler. Mutasyonların sebep olacağı değişiklikler ancak hiroşima, nagazaki veya çernobil'deki insanların uğradığı türden değişiklikler olabilir: yani ölüler, sakatlar ve hastalar...
Soru: Doğal seleksiyon, canlının genetik bilgisinde değişiklik yapabilir mi ya da yeni bir organ ortaya çıkarabilir mi?
Bilimin cevabı: Hayır yapamaz. Doğal seleksiyon, yaşadıkları ortamla uyum içinde olan canlıların hayatta kaldığını, uyumsuz olanların ise yok olduğunu öne sürer. Bu bilinçsiz eleme şekli, canlılara birbirinden kompleks organlar, sistemler kazandırmaz.
Soru: Onlarca sene kanıt olarak öne sürülen "sanayi kelebekleri"nin, aslında ağaca iğne ile tutturulup resimlerinin çekildiği doğru mu?
Bilimin cevabı: Evet doğru. Ancak söz konusu resimler doğru olsa bile, evrim teorisine hiçbir katkı sağlamaz. Çünkü doğal seleksiyonla zaman içinde elenen açık renkli kelebekler, koyu renkli kelebeklerin popülasyonunu artırdı. Yoksa açık renkli olanlar yeni bir genetik özellik kazanmadılar.
Soru: dna'daki 1.000.000 ansiklopedi sayfasını kapsayacak bilgi, tesadüfen doğru sıra ile kodlanabilir mi?
Bilimin cevabı: Hayır kodlanamaz. Gözü kapalı rastgele harflere basan bir kişinin, doğru sıralama ile 1 milyon sayfalık anlamlı bir bilgi ortaya çıkarması nasıl mümkün değilse, şuursuz, gelişigüzel etkilerin dna'yı düzenlemesi de mümkün değildir.
Soru: Darwin'in hücreyi sadece kara bir leke zannettiği, dna, çekirdek, ribozom, mitokondri gibi organellerini bilmediği doğru mu?
Bilimin cevabı: evet doğru. Hücreyi çok basit yapıda zanneden darwin , teorisini ilkel bilim düzeyindeki araçları ve hayal gücünü kullanarak ortaya atmıştır. Günümüz bilim dalları -moleküler biyoloji, biyokimya, mikrobiyoloji, biyomatematik, moleküler genetik... Hücrenin tesadüfen oluşamayacak kadar kompleks bir yapıda olduğunu ortaya koymuştur.
Soru: cansız atomların biraraya gelip, kendi kendine canlılığı oluşturamayacakları doğru mu?
Bilimin cevabı: evet doğru. Ortaçağ'ın inançları olan -böceklerin yemek artıklarından, güvelerin yünden, farelerin buğdaydan oluştuğu- günümüzde artık çürütülmüştür. Bugün "hayat ancak hayattan gelir" görüşü, ispatlanmış bir gerçek olarak kabul edilmektedir.
Soru: kambriyen devrinde binlerce kompleks canlı türünün, hiçbir ataları olmadan bir anda ortaya çıktığı doğru mu?
Bilimin cevabı: evet doğru. "biyolojik big bang" olarak da adlandırılan bu durum, 530 milyon yıl öncesine ait canlıların evrim geçirmeden, bir anda fosil katmanlarında var olduklarını göstermektedir.
Soru: lucy adlı fosilin soyu tükenmiş bir maymun türüne ait olduğu ve insanın soyağacı senaryosundan çıkarıldığı doğru mu?
Bilimin cevabı: evet. Kayıp halka olarak sunulan lucy adlı fosilin, insanın soyağacına dahil edilemeyecek bir maymun türü olduğu, bugün kabul edilen bir gerçektir. Science et vie dergisinin mayıs 1999 sayılı kapağında, bu kandırmaca "adieu lucy" (elveda lucy) başlığı ile duyurulmuştur.
Soru: iki canlının genlerinin benzer olması, birbirine fiziksel olarak benzediklerini gösterir mi?
Bilimin cevabı: hayır göstermez. Örneğin nematod solucanları ve insan dna'larında %75'lik bir benzerlik söz konusudur. Ancak bu durum insanın %75 solucan olduğunu göstermez ya da arada sadece %25'lik bir fark bulunduğu anlamına gelmez. Dolayısıyla maymunlarla insan genleri arasındaki benzerlik, evrim açısından hiçbir delil sağlamaz; sadece kasıtlı bir propaganda yöntemidir. Soru: dinozorun sinek yakalamaya çalışırken kanatlanıp uçtuğu, uçuşun kökenine açıklama olabilir mi?
Bilimin cevabı: hayır olamaz. O zaman önce, saniyede 500 kadar kanat çırpan, bilim adamlarının halen taklit edemedikleri üstün bir teknoloji kullanan sineklerin nasıl uçtuklarını açıklamaları gerekir.
Soru: sosyal yaşam içinde resmedilen yarı insan-yarı hayvan çizimler, tamamen hayal gücü ürünü mü?
Bilimin cevabı: evet öyle. Nebraska adamı'nda olduğu gibi tek bir dişe dayanarak, kafatası ve vücudun tamamı, hatta canlının eşi ve çocukları bile hayal ürünü olarak resmedilebilmektedir.
Soru: ilkel tanıtılan geçmiş medeniyetlerin çok ileri teknoloji kullandıkları, usta bir sanat anlayışına sahip oldukları doğru mu?
Bilimin cevabı: evet doğru. Yarı maymun yarı insan, konuşma yeteneğinden yoksun, dik duramayan, sadece garip hırıltılar çıkaran, vahşi mağara adamları tamamen halkı kandırmaya yönelik propagandadır. Oysa maymun adam gibi tanıtılan insanlar, çok iyi inşa edilmiş gemilerle okyanus yolculukları yapmakta, günümüzdeki ressamları aratmayacak bir yetenek ve estetik anlayışı ile resimler çizmekte, müzik aletleri yapmakta, giyim-kuşam zevkine sahip yaşamaktalardı.
Soru: gözün görmesi için 40 temel parçasının aynı anda, uyum içinde var olması gerektiği doğru mu?
Bilimin cevabı: evet doğru. Göz indirgenemez komplekslikte bir organdır. Örneğin sadece gözyaşı bezinin olmaması, tüm gözün fonksiyonunu kaybetmesine yol açacaktır.
Soru: insan gözünün en üstün teknoloji ürünü kameradan, çok daha gelişmiş bir görüntü ve netlik sağladığı doğru mu?
Bilimin cevabı: evet doğru. Binlerce şuur ve akıl sahibi mühendisin, binlerce ileri teknoloji cihazlar kullanarak elde edemediği üstünlükteki görüntünün, insan beyninin birkaç cm2'lik merkezinde, durmaksızın tesadüfen üretildiğini savunmak, en başta akıl ve mantıkla çelişir.
Soru: bu soruları soran, düşünen, sevinen, heyecanlanan, dinlediği müzikten zevk alan, beyninizi oluşturan şuursuz atomlar olabilir mi?
Sahtekarlıktan kastın nedir ? ne tür bi sahtekarlık ?hamster544 demiş ki:Arkadaşlar konuşacaksak destekli konuşalım. Kim çökertti. Böyle iddaa ortaya atıyorsun bari kaynak göster. Hangi makale hangi bilimsel araştırma çürütmüş göster. Sadece kendi inançlarınız için şöyle oldu böyle oldu demeyin. Ayrıca Adnan Oktar denen sahtekarın sitelerinden de bahsetmiyorum. Sadece ünlü bilim dergileri, üniversite araştırmaları, profesörlerin kabul görmüş makalelerinden bahsediyorum.