Durum
Daha fazla cevap için açık değil.
Kayıt
22 Nisan 2007
Mesajlar
405
Beğeniler
0
Bediüzzaman Said Nursî, yüzyılımızın yetiştirdiği önde gelen İslâm mütefekkirlerinden biridir. 1876'da Bitlis'in Hizan kazâsına bağlı İsparit nâhiyesinin Nurs köyünde dünyaya gelmiş, 23 Mart 1960'da Şanlıurfa'da Hakkın rahmetine kavuşmuştur.
Keskin zekâsı, hârikulâde hâfızası ve üstün kâbiliyetleriyle çok küçük yaşlardan itibâren dikkatleri üzerinde toplayan Said Nursî, normal şartlar altında yıllar süren klasik medrese eğitimini üç ay gibi kısa bir zamanda tamamlamıştır.Gençlik yıllarını alabildiğine haraketli bir tahsil hayatı ile değerlendirmiş; ilimdeki üstünlüğünü, devrinin ulemâsıyla çeşitli zeminlerde yaptığı münâzaralarda fiilen ispatlamıştır. Bu meziyetleriyle ilim çevresine kendisini kabul ettirerek, "Bediüzzaman" , yani "çağın eşsiz güzelliği" lâkabı ile anılmaya başlamıştır.


Said Nursî medrese eğitimiyle dini ilimlerde kazandığı ihtisası, çeşitli fenlerde yaptığı tetkiklerle tamamlamış; bu arada devrinin gazetelerini takip ederek ülkedeki ve dünyadaki gelişmelerle ilgilenmiştir. Diğer taraftan, doğup büyüdüğü şark topraklarının sıkıntı ve problemlerini bizzat yaşayarak gören Said Nursî, en zarurî ihtiyacın eğitim olduğu kanaatine varmış; bunun için de şarkta din ve fen ilimlerinin birlikte okutulacağı bir üniversite kurulmasını temin için yardım istemek maksadıyla 1907'de İstanbul'a gelmiştir. İstanbul'da da ilim dünyasına kendisini kısa sürede kabul ettiren Bediüzzaman, çeşitli gazetelerde yazdığı makalelerle, o günlerde Osmanlıyı ve İstanbul'u çalkalayan hürriyet ve meşrûtiyet tartışmalarına katılmış; meşrûtiyete İslam nâmına sahip çıkmıştır. 1909'da patlak veren 31 Mart Olayında yatıştırıcı bir rol oynamış; buna rağmen, haksız ithamlarla Sıkıyönetim Mahkemesine çıkarılmış, ancak beraat etmiştir. Bu hadiseden sonra İstanbul'dan ayrılarak şarka geri dönmüştür.

Birinci Dünya Savaşının patlak verdiği günlerde Van'da bulunan Bediüzzaman, talebeleriyle birlikte gönüllü milis alayları teşkil ederek cepheye koşmuştur. Vatan müdâfaasında çok büyük hizmeti geçmiş; savaşta bir çok talebesi şehit olmuş; kendisi de Bitlis müdâfaası sırasında yaralanarak esir düşmüştür. Yaklaşık üç yıl Rusya'da esâret hayatı yaşadıktan sonra Varşova, Viyana ve Sofya yoluyla İstanbul'a dönmüştür.

İstanbul'da devlet ricalinin ve ilim çevrelerinin büyük teveccühüyle karşılanmış; Dârü'l-Hikmeti'l İslamiye âzâlığına tayin edilmiştir. Bu devrede, resmî vazifesinden aldığı maaşla kendi kitaplarını bastıran ve bunları parasız dağıtan Bediüzzaman, İstanbul'un işgâli sırasında neşrettiği Hutuvât-ı Sitte adlı broşürle büyük hizmet etmiş ve işgal kuvvetlerinin plânlarını bozmuştur. Kezâ, işgalcilerin baskısı altında verilen ve Anadolu'daki kuvâ-yı milliye hareketini "isyan" olarak vasıflandıran şeyhülislâm fetvasına karşı, mukabil bir fetva vererek millî kurtuluş hareketinin meşrûiyetini îlân etmiştir. Bu hizmetleri Anadolu'da kurulan Millet Meclisi'nin takdirini kazanmış ve Bediüzzaman bizzat Mustafa Kemal tarafından ısrarla Ankara'ya dâvet edilmiştir.

Bu mükerrer dâvetler neticesinde 1922 sonlarında Ankara'ya gelmiş ve Meclis'te resmî bir "hoşâmedî" merâsimiyle karşılanmıştır. Ankara'da kaldığı günlerde, yeni kurulan devlete hâkim olan kadronun dîne bakış tarzının menfî olduğunu görünce, on maddelik bir beyannâme hazırlayarak Meclis âzâlarına dağıtmıştır. Bu beyannâmede yeni inkılâbın mîmarlarını İslam şeâirine sahip çıkmaya çağırmış; akabinde Mustafa Kemal'le bir kaç görüşmesi olmuştur. Kendisine şark umumî vâizliği, milletvekilliği ve Diyanet âzâlığı teklif edilmiş; ancak Bediüzzaman bu teklifleri kabul etmeyerek Van'a dönmüştür.

O sıralarda çıkan Şeyh Said hâdisesiyle hiç bir ilgisi olmadığı, hattâ hâdise öncesinde kendisinden destek isteyen Şeyh Said'i bu niyetinden vazgeçirmeye çalıştığı halde, Bediüzzaman hâdise sonrasında, Van'da ikâmet ettiği uzlethanesinden alınarak Burdur'a, oradan da Isparta'nın Barla nâhiyesine götürülmüştür. Burada "mânevî cihad" hizmetini başlatmış, birbiri peşi sıra telif ettiği eserlerde îman esaslarını terennüm etmiştir. Bu eserler, îmanını tehlikede hisseden halkın büyük teveccüh ve rağbetine mazhar olmuş; elden ele dolaşarak hızla yayılmıştır. O devrede elle yazılarak çoğaltılan eserlerin toplam tirajı 600.000'i bulmuştur. Başlattığı hizmetin halka mal olması, devrin idârecilerini rahatsız ettiğinden 1935'te Eskişehir, 1943'de Afyon, 1952'de de İstanbul mahkemelerine çıkarılmıştır. Bunlardan netice alınamamış, ancak Bediüzzaman yine rahat bırakılmamış; Kastamonu'da, Emirdağ'da, Isparta'da sıkı tarassud ve takip altında yaşamaya mecbur bırakılmıştır.

Ömrünün son günlerine kadar keyfî muâmele ve eziyetlerden kurtulamayan Bediüzzaman, buna rağmen, îman hizmetini büyük bir kararlılıkla devam ettirmiş; o zor şartlar altında telif ettiği 6000 küsur sayfalık Risâle-i Nur Külliyatı'nı tamamlamaya ve yaymaya muvaffak olmuştur. Kur'ân'ı bu asrın idrâkine uygun ve ikna edici bir üslupla izah ve ispat eden ve vehbî olarak kaleme alınan bu eserler, onun çileli hayatını en güzel meyvesidir.RABBİM ONDAN RAZI OLSUN DUA VE HİMMETLE İNŞ......

_________________
ARAFAT DAGIDA BİR YÜCE DAGDIR İNANIN PEYGAMBER ÖLMEDİ SAGDIR
RAVZASINA VARDIM GÜLİSTAN BAGDIR
SENİ ZİYARETE GELDİM EFENDİM
 
Kayıt
22 Nisan 2007
Mesajlar
405
Beğeniler
0
arkadaşlar adam 12 yaşında her okuduğunu anlıyor özetini direk verebiliyor.16 yaşında hocasına alim oluyor.33 cilt kitap yazıyor.Ve bu kitapların allah vasıtasıyla bana yazdırıldığını söylüyor.Mekanı Cennet Olsun ""El-Fatiha""
 
Kayıt
22 Nisan 2007
Mesajlar
405
Beğeniler
0
EmmaW. demiş ki:
bro şuan yazılar birbirine giriyor gözümde söz yarın sabah okuyacağım :lol:
ya bro uykusuz kalmışsın demek ki sabahlıyorsun pc başında

düzenli uyku daima iyidir.Okumanı Beklyorum ve cici yorumlarını :muck:
 
Kayıt
19 Haziran 2007
Mesajlar
6.177
Beğeniler
0
Şehir
Karanfil kokan ülkemin, ülkemin caddelerinde
Nur cemaati kendini bu kişiye dayandırıyor. Nur cemaati dediğimiz olay Fethullah Gülen ve dolayısıyla AKP hükümeti oluyor. AKP hükümeti bu ve bunun gibi dini meseleleri kullanarak halkı ayakta uyutuyor. Bugün itfaiye Deniz Fenerine satılıyor, TEKEL British Tobacco'ya satılıyor; bu insanlar canlarını dişlerine takarak grev yapıyor, halk ise Said Nursi ile uğraşıyor. Bunların amacı zengini daha zengin etmektir. Bu insanların amacı yandaşa hizmet etmektir. Bu insanların amacı Amerika'ya İngiltere'ye bizim paralarımızla yapılan fabrikaları peşkeş çekmektir. Bu insanlar halka gelince de Nur vb. cemaatleri kullanarak insanları ayakta uyutmaktadır. İktidarın oyununa gelmeyin, haklı olanın yanında durun.

Aynı zamanda Said Nurs-i değil Said Kürd-i
 
Kayıt
22 Nisan 2007
Mesajlar
405
Beğeniler
0
Macro demiş ki:
Nur cemaati kendini bu kişiye dayandırıyor. Nur cemaati dediğimiz olay Fethullah Gülen ve dolayısıyla AKP hükümeti oluyor. AKP hükümeti bu ve bunun gibi dini meseleleri kullanarak halkı ayakta uyutuyor. Bugün itfaiye Deniz Fenerine satılıyor, TEKEL British Tobacco'ya satılıyor; bu insanlar canlarını dişlerine takarak grev yapıyor, halk ise Said Nursi ile uğraşıyor. Bunların amacı zengini daha zengin etmektir. Bu insanların amacı yandaşa hizmet etmektir. Bu insanların amacı Amerika'ya İngiltere'ye bizim paralarımızla yapılan fabrikaları peşkeş çekmektir. Bu insanlar halka gelince de Nur vb. cemaatleri kullanarak insanları ayakta uyutmaktadır. İktidarın oyununa gelmeyin, haklı olanın yanında durun.

Aynı zamanda Said Nurs-i değil Said Kürd-i
çarpılırsan ya tövbe tövbe sin:
 
Kayıt
17 Kasım 2007
Mesajlar
10.379
Beğeniler
2
Şehir
istanbul / bomonti
qitarist demiş ki:
Macro demiş ki:
Nur cemaati kendini bu kişiye dayandırıyor. Nur cemaati dediğimiz olay Fethullah Gülen ve dolayısıyla AKP hükümeti oluyor. AKP hükümeti bu ve bunun gibi dini meseleleri kullanarak halkı ayakta uyutuyor. Bugün itfaiye Deniz Fenerine satılıyor, TEKEL British Tobacco'ya satılıyor; bu insanlar canlarını dişlerine takarak grev yapıyor, halk ise Said Nursi ile uğraşıyor. Bunların amacı zengini daha zengin etmektir. Bu insanların amacı yandaşa hizmet etmektir. Bu insanların amacı Amerika'ya İngiltere'ye bizim paralarımızla yapılan fabrikaları peşkeş çekmektir. Bu insanlar halka gelince de Nur vb. cemaatleri kullanarak insanları ayakta uyutmaktadır. İktidarın oyununa gelmeyin, haklı olanın yanında durun.

Aynı zamanda Said Nurs-i değil Said Kürd-i
çarpılırsan ya tövbe tövbe sin:
Kim kimi çarpıyor?
 
Kayıt
4 Aralık 2009
Mesajlar
1.059
Beğeniler
0
Macro demiş ki:
Nur cemaati kendini bu kişiye dayandırıyor. Nur cemaati dediğimiz olay Fethullah Gülen ve dolayısıyla AKP hükümeti oluyor. AKP hükümeti bu ve bunun gibi dini meseleleri kullanarak halkı ayakta uyutuyor. Bugün itfaiye Deniz Fenerine satılıyor, TEKEL British Tobacco'ya satılıyor; bu insanlar canlarını dişlerine takarak grev yapıyor, halk ise Said Nursi ile uğraşıyor. Bunların amacı zengini daha zengin etmektir. Bu insanların amacı yandaşa hizmet etmektir. Bu insanların amacı Amerika'ya İngiltere'ye bizim paralarımızla yapılan fabrikaları peşkeş çekmektir. Bu insanlar halka gelince de Nur vb. cemaatleri kullanarak insanları ayakta uyutmaktadır. İktidarın oyununa gelmeyin, haklı olanın yanında durun.

Aynı zamanda Said Nurs-i değil Said Kürd-i
Sonuna kadar katılıyorum :thumbsup:
 
Kayıt
22 Nisan 2007
Mesajlar
405
Beğeniler
0
siz benim gibi abilerde okumuyorsunuz o adamın suçu ne 33 cilt kitap yazmış adam allahın buyrukları kuranın mealleri var hakaret etmeyin
 
Kayıt
22 Nisan 2007
Mesajlar
405
Beğeniler
0
Black Rain demiş ki:
qitarist demiş ki:
Macro demiş ki:
Nur cemaati kendini bu kişiye dayandırıyor. Nur cemaati dediğimiz olay Fethullah Gülen ve dolayısıyla AKP hükümeti oluyor. AKP hükümeti bu ve bunun gibi dini meseleleri kullanarak halkı ayakta uyutuyor. Bugün itfaiye Deniz Fenerine satılıyor, TEKEL British Tobacco'ya satılıyor; bu insanlar canlarını dişlerine takarak grev yapıyor, halk ise Said Nursi ile uğraşıyor. Bunların amacı zengini daha zengin etmektir. Bu insanların amacı yandaşa hizmet etmektir. Bu insanların amacı Amerika'ya İngiltere'ye bizim paralarımızla yapılan fabrikaları peşkeş çekmektir. Bu insanlar halka gelince de Nur vb. cemaatleri kullanarak insanları ayakta uyutmaktadır. İktidarın oyununa gelmeyin, haklı olanın yanında durun.

Aynı zamanda Said Nurs-i değil Said Kürd-i
çarpılırsan ya tövbe tövbe sin:
Kim kimi çarpıyor?
said hocaya laf atıyo ya allah yazdırmış adama said nursi aracı olmuş
 
Kayıt
4 Aralık 2009
Mesajlar
1.059
Beğeniler
0
qitarist demiş ki:
siz benim gibi abilerde okumuyorsunuz o adamın suçu ne 33 cilt kitap yazmış adam allahın buyrukları kuranın mealleri var hakaret etmeyin
Abiler Türkiyenin kanayan yaralarından biridir :thumbsup:
 
Kayıt
19 Haziran 2007
Mesajlar
6.177
Beğeniler
0
Şehir
Karanfil kokan ülkemin, ülkemin caddelerinde
qitarist demiş ki:
Macro demiş ki:
Nur cemaati kendini bu kişiye dayandırıyor. Nur cemaati dediğimiz olay Fethullah Gülen ve dolayısıyla AKP hükümeti oluyor. AKP hükümeti bu ve bunun gibi dini meseleleri kullanarak halkı ayakta uyutuyor. Bugün itfaiye Deniz Fenerine satılıyor, TEKEL British Tobacco'ya satılıyor; bu insanlar canlarını dişlerine takarak grev yapıyor, halk ise Said Nursi ile uğraşıyor. Bunların amacı zengini daha zengin etmektir. Bu insanların amacı yandaşa hizmet etmektir. Bu insanların amacı Amerika'ya İngiltere'ye bizim paralarımızla yapılan fabrikaları peşkeş çekmektir. Bu insanlar halka gelince de Nur vb. cemaatleri kullanarak insanları ayakta uyutmaktadır. İktidarın oyununa gelmeyin, haklı olanın yanında durun.

Aynı zamanda Said Nurs-i değil Said Kürd-i
çarpılırsan ya tövbe tövbe sin:
Devamını da duymak istiyorsun anladığım kadarıyla. Bugün Anafen ve FEM dersanelerine giden öğrencilere Said Nurs-i gerek çarptırılarak gerek doğru şekilde öğretilip beyinleri gericilikle yıkanmaktadır. İleride iktidarlarını sağlamlaştırmak isteyen dış destekli yeni-osmanlıcı ve dincilerin bu kurumlarında gençler adeta Allah'ın yolladığı bir seçilmiş kişiymişcesine bu insana inanıp onun her dediğini doğru kabul etmektedir. Said Nurs-i'nin dilinden geri ve islami usullere uygun bir toplum yapısı gençlere aşılanmaktadır. İnsan baş kaldırmamalı, gelen kötü olayların Allah'tan geldiğine inanmalı gibi şeyler öğretiliyor. Başımıza gelen kötü olayları engellenemez bir şey gibi göstermekte çaba sarfediyorlar. İkitelli selinden sonra Allah'ın bir nusubeti olarak gençlere öğretildiğine şahit oldum.

Durun, durdurun!


ps: Abilerine de gittim. Said Nurs-i'yi de okudum (:
 

bahrey

 
Kayıt
26 Eylül 2007
Mesajlar
879
Beğeniler
0
Şehir
İzmir
Macro demiş ki:
Nur cemaati kendini bu kişiye dayandırıyor. Nur cemaati dediğimiz olay Fethullah Gülen ve dolayısıyla AKP hükümeti oluyor. AKP hükümeti bu ve bunun gibi dini meseleleri kullanarak halkı ayakta uyutuyor. Bugün itfaiye Deniz Fenerine satılıyor, TEKEL British Tobacco'ya satılıyor; bu insanlar canlarını dişlerine takarak grev yapıyor, halk ise Said Nursi ile uğraşıyor. Bunların amacı zengini daha zengin etmektir. Bu insanların amacı yandaşa hizmet etmektir. Bu insanların amacı Amerika'ya İngiltere'ye bizim paralarımızla yapılan fabrikaları peşkeş çekmektir. Bu insanlar halka gelince de Nur vb. cemaatleri kullanarak insanları ayakta uyutmaktadır. İktidarın oyununa gelmeyin, haklı olanın yanında durun.

Aynı zamanda Said Nurs-i değil Said Kürd-i
+2010
 

bahrey

 
Kayıt
26 Eylül 2007
Mesajlar
879
Beğeniler
0
Şehir
İzmir
Bence böyle abilere falan gideceğinize bilimsel eğitim alın.Kendinizi kullandırtmayın.
 
Durum
Daha fazla cevap için açık değil.
Yukarı Alt