Journalist

Aileden
Kayıt
24 Aralık 2007
Mesajlar
13.138
Beğeniler
1
Şehir
Yaramaz avratların koynundayım.
terim01.jpg

Belçika ile yapılacak 2010 Dünya Kupası Eleme Grubu maçı öncesinde konuşan Fatih Terim, Aurelio ve Hakan'ın durumunun maç saatinde belli olacağını söylerken, "Sözümde durup, Milli Takım'daki görevimin başında olacağım" dedi. Terim ayrıca taraftarın Kadıköy'e gelmesi için çağrıda bulundu.

NTV Spor'dan Ersin Düzen'e özel röportaj veren Fatih Terim'in açıklamalarından Ajansspor'un derlediği kesitler şöyle :

Biz bu müthiş kadroyu yıllardır söylüyoruz 1990'larda da müthiş bir kadromuz vardı. Fransa'nın kaybetmesi, Arnavutluk'un İsveç'le berabere kalması her takım bir şeyleri kovalayacaktır. Herkes iyi bir başlangıç yapmak istiyor ama yiğidin hakkını yiğide vermek lazım. Bugün Faroe'yi ya da San Marino'yu 1-0 zor yenersiniz. Eskiden 4-5 atılırdı. Siz ancak onlar kadar koşup onlar kadar mücadele etmelisiniz. Sadece isminiz yetmiyor. Yıllardır oyuncularım ve Türk Halkı ile paylaştığım bir şey var. Buradan çıkmazsa hiçbir yerden çıkmaz. Kaliteli oyuncular var. her branşta var bence sadece futbolda değil. Yeter ki biz birbirimize sarılalım ve doğru yerlerde doğru işleri yapalım. Şimdiki kadromuza bakarsanız alt milli takımlardan gelen 20 kadar oyuncu var. Şimdi Avrupa'nın en iyi takımlarından biriyiz. Bir takım olma hüveyeti çok önemlidir. Ben de bundan çok memnunum. Şikayet etmiyorlar. Avrupa 3.sü oldular ve dünyanın önemli yerlerinden sempati kazandılar. İngiltere ve Fransa'daki insanlara o övgü dolu yazıları para verseniz yazdıramazsınız. Birazdan Milli Takım'ın antrenmanına gideceği ve oradan da Fenerbahçe Stadı'na gideceğim. Buradan en az 5-6 oyuncuyu da Ümit Milli'den A Takım'a alabilirim. Ben bu potansiyelin kendi ülkemin gençlerinde olduğunu iddia ediyorum. İddia etmekle dekalmayıp ispat ediyorum.

Ben olmayacak bir şey görmüyorum. Ben o günlerde Avrupa Şampiyonu olacağız dediğim zamanda herkes farklı şeyler söyledi. Bana iştirak eden olur etmeyen olur. O zaman da inanarak söylemiştim, Norveç maçında da, Avrupa 3.sü olurken de Akdeniz Şampiyonası'nda da söylemiştim. İnandığım şeyleri de söylemeye devam edeceğim. O Ay Yıldızlı formayı giydiğimizde biz başka bir havaya bürünüyoruz. Rahmetli Hasan Doğan'ın projeleri de hayata geçip devam edecek. O projelerin amacında okullarımıza mutlaka girmemiz gerekli. Erkekli kızlı hem de. Gazeteler yazıyor ilkokula milyonlarca öğrenci başlıyor diye. Bizim o potansiyele inmemiz lazım. Bizim amacımız, hoca sınıfa girecek ve herkes ayağa kalkacak kimi yüzmeye kimi atletizme kimi jimnastiğe gidecek kızlı erkekli. O zaman kimse olimpiyatlar nedeniyle kimseye kızmaz. Öz Türkçe bir laf vardır bir blataya sap olsun diye. Bu şekilde gençlerimizi de hayata kazandıracağız. Burdan harekete geçmemiz lazım. Bu protokol imzalandı. Ben artık teorilerin bitmesini, pratiğin başlamasını istiyorum. Orada sporda çok iyi olmayan çocuklar dahi sosyal hayatı düzgün, başka kötü yerlere sapmayan bireyler olacaktır.

Açıkçası belçika maçının zor olmasını bekliyorum. Belçika maçının tamamını seyrettim. Olimpiyatlarda boşuna 4. olmamışlar. Oradan 7-8 oyuncuları var. Buradan söyleyemeyeceğim bazı konularda üstünler. Benim oyunculara özellikle tembih ettiğim bir şey var. Grup maçlar atılan, yenilen gollerin çok önemli olduğu maçlardır. Örneğin çok taze bir örnek Malta maçında 2-2 berabere kalmak yerine 3-2 yenilseydik gidemeyecektik. Ben daha çok Almanya maçını baz alıyorum. 1 çabuk oyun. Kendi sahalarından çabuk çıkan bir takım. Birkaç etkili oyuncu bulmuşlar. Beni ilgilendiren kendi takımım. Biz taraftarımızın da desteğiyle Fenerbahçe Stadı'nda kendi oyunumuza bakacağız. Çok gol yemenin bir sebebi de ofansif bir kadromuzun olması. Çok atanlardan biri olduğumuz sürece çok yiyenlerden biri olsun sorun değil. Tek defans orjinli oyuncuyla çıkıyoruz. Gökhan Zan. Gökhan Gönül de Sabri de Hakan Balta da bunlar çoğunlukla hücum oyuncuları. Ben uzun zamandır görmediğim bir şey, blok halinde savunma yapıyoruz. Bir ayda ancak bu kadar oluyor. Klüp takımı değiliz. En büyük zaafımız olan yan toplardan yememişiz. Demek ki bu turnuva bu açıdan bizim adımıza başarılı geçmiş. Adam ve alan markajını iyi yapmışız. Eğer kafanızdakileri sahaya yansıtırken hücum anlayışınız varsa hata da yapacaksınız. Bazı arkadaşlarımızla yediğimiz golleri değerlendirirken bakıyoruz ki öyle 100 tane pozisyonu çıkarmış ama orada olabiliyor. Bazı maçlarda bir salise bile konsantrasyonda çok önemli olabiliyor. Ama son maça baktığımız zaman neredeyse hiç pozisyon vermemişiz. Rüzgar vardı zemin kötüydü rakip Ermenistan'dı ama rakibi ciddiye aldığımızda neler yapabileceğimizi gösterdik.

Son güne kadar, ki ben bunları hiç açıklamam ama, Marco'yu ve Hakan Balta'yı bekleyeceğiz. Marco Betis maçından sonra büyük bir özveriyle devam etmek istedi. Gökdeniz'in bir tatsızlığı vardı onu çıkarmak zorunda kaldık. Biz bunlarla oynamaya alıştık. Ufak tefek sakatlıkları söylemiyorum. Hakan ile Marco'nun durumudaki endişe sürüyor. Bugün antrenmana çıkmayacaklar. Onun dışında diğer arkadaşlarımızda sorun yok. Onların durumu maç saatinde belli olacak. Hamit ve Nihat'la da konuşuyoruz.

Son maça kaleci dahil 13 kişi çıktık, bahaneleri geçelim dedik. Çok şükür bunlara alıştık ama artık futbol daha sert oynandığı için oyuncuların kendilerine dikkat etmeleri gerekiyor.

Çalıştırmak her yerde önemlidir. Milli Takım antrenörlüğü de zor bir iştir. Ben yarışmacı bir insanım. Ama herkes tatilini yaparken biz Avrupa Şampiyonası'ndaydık. Türk Futbolu'nda yapacağımız çok şey var diye düşünüyorum. Benim zamanım çok dolu ama herşeye yetişecek tempom var. Bana teklif olması zaten doğaldır ama ben ülkeme de söz verdim Hasan Bey'e de söz verdim. Bu sözden dönemem, belki 2 takım olabilir dedim. Ama bu 2 tarafın da memnuniyeti sağlanırsa olur ama bunlar maç öncesinde konuşulacak şeyler değil.

Belçika maçından sonra 2012'ye kadar sözleşme bekleriz. Kimse merak etmesin. Bu ülkenin bize olan sevgisini bırakıp bir yere gitmeyeceğim. Zaten maçlar başladı. Ben söz verdim zaten önemli olan o. İmza atmak olay değil. Ben her halükarda Milli Takım'dayım ama biraz daha aktif olalım dersek de yine Milli Takım'da olacağım.

Eskiden seyircimiz vardı, şimdi taraftarımız var. Herkes formalarını giyip stada geliyor, çok mutluyum. Herkesten destek bekliyorum. Avrupa Şampiyonası'nda bunun biraz sayısal eksikliğini hissettik ama burada yaşamayacağımıza eminim.
 
Yukarı Alt