Kayıt
18 Ocak 2012
Mesajlar
20
Beğeniler
0
Galatasaray Teknik Direktörü Fatih Terim, Türkiye Spor Yazarları Derneği'nin Antalya'da düzenlediği panelde yaptığı konuşmada önemli açıklamalarda bulundu



Galatasaray teknik direktörü Fatih Terim, Türkiye Spor Yazarları Derneği'nin Antalya'da düzenlediği panelde yaptığı konuşmada önemli açıklamalarda bulundu.

İşte Terim açıklamalarından satır başları:

"Nerden geldik, neyi dogru yaptık, neyi yanlış yaptık, bunları pratikte değerlendirmek lazım. Kimse nereden geldiğimizin farkında değil. Herkes sezon başında büyük hedefler ile başlıyor ancak herkes aynı sonucu alamıyor."

"Biz Türkiye'de başarıya zaten olması gereken bir şey gibi bakıyoruz. Ne geldiğimiz yeri, ne nasıl geldiğimizi, ne de nasıl orada kalmamız gerektiğini düşünmüyoruz. Orada kalmak için gelmekte harcadığınız eforun iki katını göstermelisiniz. Çalışmayanın ulaşamayağı yerler var, çok çalışmamız gerektiğini bileceğiz, beraber olmamız gerektiğini bileceğiz. "

"Galatasaray'da tabii bir başarı öyküsü yazmaktan öte Galatasaray'ın geleceğini insa etmek çabası içindeyiz. Sonuçlar gelecek açısından ümit verici. Eğer hem şampiyon oluyor, hem de geleceği kurtarıyorsanız o zaman başarılı sayılıyorsunuz. Büyük kulüplerde öncelik her zaman şampiyonluktur. Onun için sayın başkanımızın teveccühü ile geldik. Durmaksızın çalışıyoruz. Ümit ediyorum çok başarılı bir zaman geçiririz. Daha yolun başındayız. Tüm önerileri tüm eleştirileri dinliyoruz, inceliyoruz. Alternatif görüşlere saygı duyuyoruz."

"Çok kısa zamanı başarılı atlattık. Bunun üzerine koyarak devam etmeliyiz. Çok kolay olmuyor tabii. Herkese önemli görevler düşüyor. İnanıyorum ki daha güzel günler gelecek."

DEĞİŞİMİN NEDENLERİ

"Benim kanaatim teşhisi dogru koyduk. Yapmamız gereken teşhis koymaktı. İşleyişi, dinamikleri inceledik. Yakın zamanda yayılan planları uygulamış durumdayız. Kısa zamanda da yeni planlarımızı paylaşacağız. Skor ne olursa olsun Galatasaraylılar'ın övüneceği bir takım yaratma çabasındayız. Şu güne kadar böyle devam ediyor. Aktif, mücadeleci, savaşan, böyle oyunculardan kurulu bir takım Galatasaray'dır zaten. Çok şükür, şu ana kadar başarılı olduk. Teknik analiz yapmak zorundasınız, bunu yaparken de maddi olarak en az kayıpla yapmak zorundasınız. Sistem ,transfer bunlar kolay değil ama herkesin müthiş özverisiyle Galatasaraylılar'ın gurur duyacağı bir takım yarattığımızı düşünüyorum."


"Türkiyede futbolu yönetmekle görevli bir kurum var, o da TFF. Tabii ki benim kulübümün duruşu da önemli. Ancak TFF diyor ki geldiğimiz bu noktada genel kurula gitmekle ben son durumu tartışmaya açıyorum. Bizim de meclisimiz orası. Futbolun paydaşları tüm birleşenleri 26 Ocakta gelin tartışın diyor. Benim okuduğum bu. O gün enine boyuna bu iş tartışılacaktır. Vereceği karar da Türk futbolunun yönünü değiştirecektir. Playoff konusnda pek söylenene bağlı kalınmadı, kulüplerin isteğine göre karar verilmedi."

AYRILMAYI DÜŞÜNDÜ MÜ?

"Abdurrahim Albayrak'ın geçtiğimiz günlerde sezon başlamadan istifa edeceğim yönünde açıklamaları oldu. Florya'da güzel bir ortam var. İyi giderken iyi giden bir şeyi bozma becerisi bende yok. İyi gideni daha iyi etme çabam var. Çünkü bizim ortak bir noktamız var: Galatasaray. Kendi içimizde bir takım çatışmalar olmalıdır, ama bunlar da medeni ölçüde olmalıdır. İki ilmik var biri başkanda biri benim boynumda. Kırılma noktası için 10 tane adres verebilirim, ama Abdurrahim ne derse o doğrudur."

"Playoff ile ilgili tecrübeli insanlar ile görüşülmesini isterdim. Tartışılmasından yanaydım, olmadı. İftar yemeği diye cagrılan bir yemekte herkese kitapçık dağıtıldı ve bize playoff oynayacaksınız denildi. Dolayısıyla antrenörlerden ses de çıkmayınca istediğiniz uygulamayı yaparsınız. "

"ZATEN HERKES MARADONA"

"Ronaldinho'nun futbol becerisine sempatikliğine diyecek hiçbir şey olamaz. Ben büyük oyuncularla çalışmaktan zevk alırım. Bir transfer ayında yüzlerce oyuncu gelir önümüze. O gün, o şartlar içerisinde istemeyebiliriz. Ben Galatasaray'ın bulundugum konum içinde düşünebileceğim her şeyini düşünmek zorundayım. Şimdi başka formüller de arıyoruz, ama bu rakam Galatasaray'a yük olur düşüncesindeyim. Senede 6 milyon 3 sene garanti. 25-30 milyonluk bir şeyin altına gireceğiz. Ama olmayacak demek de değil. Evet deme hakkım olduğu kadar hayır deme hakkım da var. Ronaldinho'nun konumundan çok benim anlatmak istediğim, bizim içimizden çıkan şey, biz getirdik hoca istemedi gibi bir hava olursa iyi değil. Yaşı 32 imiş onlar önemli değil. Mesaj yağıyor devamlı, yüzlerce oyuncu var. Polonya, Afganistan... Zaten insanlar ihtiyacı bizden önce hissetmiş, zaten herkes Maradona. Transferde hatalar da olcak, doğrular fazlaysa gönlümüz rahat edebilir. Asıl mesaj, bizim içimizden bir şeylerin çıkmasının yanlış olması."

"Sorunlu diye adledilen oyunculara bir şans diye verilmesi taraftarıyım. Ben bir insanı nasıl kazanabilirim diye düşünüyorum. Sorunlu denilen oyuncuların bizim için sorun olmadığı ortada."

"BAŞKASININ MUTSUZLUĞU..."

"Bir başkasının mutsuzluğu kimsenin mutluluğu olmamalıdır. Hepimizin sevgilisi olan futbolu kurtarma adına bir operayon gerekiyor. Ocakta olmadı, Mayısta olmadı.. Bir başkasının hakkına zem ederek kötülük olmaz. Federasyon toplantısında herkes eteğindeki taşı dökmeli. Çünkü işin sadece lokal boyutu yok, enternasyonal boyutu da var. Türk futbolunun bu konuları konuşmaktan ziyade, nasıl Avrupa ile boy ölçüşür duruma getirebiliriz konusu önemli. İşi bilenlerin idare ettiği, kimsenin bedava geçinmediği bir ortamı nasıl sağlarız? Bizim sinerjileri toplayıp büyük bir enerjiye ihtiyacımız var."

"Türkiye'de futbol son zamanlarda çok sert olmaya başladı. Açıkcası hakem seminerlerinde bu tekmelerin konusulduğunu biliyorum. Bu seneki kadar kırmızı kart olmadı. Eğer aklında ve vücudunda top varsa sorun yok. Oyuncuya bir diğer arkadaşının da bu işten ekmek yediğini genç yaşta verirsek bu işler hallolur. İşin odak noktası oynamayı hedeflemek, oynadığından zevk almayı öğretmek. İngiltere'de hiçbir müsamaha yoktur. Bizimki de belli bir noktaya geldi."

"BENİM DE HATALARIM OLABİLİR"

"Tehlike görmüyorum. Ben ne başkanımla ne yöneticilerimle medya vasıtasıyla konuşmayı sevmiyorum. Fikir ayrılığı olabilir. Çok önemli bir problem olacağını sanmıyorum. Huzur büyük kulüplerde en önemli etkenlerden biridir. Benim de hatalarım olabilir. Bunları basın vasıtasıyla öğrenmemeliyim. Değişmem söz konusu değil ama dönüşebilirim doğruya doğru. Bu huzuru yakaladık, bırakmamalıyız. Kendi aramızda doğru çözümler üreterek, bu yolda başkan, yönetim el ele yürüyeceğiz."

"ANKARAGÜCÜ NE İSTERSE YAPARDIM"

Ben Ankara'da çalısırken çok önemli bürokratlar vardı. Ankaragücü'nde şampiyonluğa oynayan bir takım kurmaya kadar gittik. Ankaragücü Ankara'da kıpırdadığı anda o stad full olur. Eğer boşta olsaydım şu an benden ne isterlerse yapardım.

"6 günde 3 maç yapacağız. Olmalıdır. Tarihin en zor dönemini geçiren bizler ve TFF. Bizler tff ve yayıncı kuruluşa yardım etmek zorundayız. İşin teknik boyutunda, eğer ocak ayından sonra varsanız başarılısınz. Ben oynamadan yanayım. Ne gibi isterlerse öyle oynarız. Yorgun da olsak oynayacağız. Neredeyse hergün bir maç var, olmalıdır da. Avrupa Şampiyonasında başarı, Dünya Kupasında başarı, UEFA başarı, Türkiye'de başarı. E bunu almanın yolu nereden geçiyor. 30 tane element düşünmek zorundasınız. Ağustos'ta başlasa sıcak, Eylül'de başlasa geç başladık. Çarşamba - pazar oynamaya alışmalıyız. Allah keşke bizi hep oynatsın."

Taraftarın her maçta kullandığı bir slogan var iyi günde, kötü günde diye. Şimdi de onları bizim yanımızda görmek bizim isteğimiz. Sahanın boş gözükmesi hiç hoş olmuyor."
 
Yukarı Alt