Kayıt
14 Mayıs 2007
Mesajlar
24.644
Beğeniler
3
Şehir
İstanbul
Emre Belözoğlu: Gruptan çıkmak başarıdır
Milli futbolcu Emre Belezoğlu, A Milli Takım'ın EURO 2008'de gruptan çıkması durumunda başarılı olacağını söyledi. Emre, "Gerçekçi olmamız lazım. Çünkü biz genç bir takımız ve önümüzde birkaç turnuvamız daha var" diye konuştu.

Avrupa Şampiyonası Finalleri'nde mücadele edecek A Milli Takım kadrosunda yer alan lejyoner futbolcu Emre Belözoğlu, milli takımın bu turnuvada ancak savaşarak başarılı olabileceğini savundu.
Futbol Federasyonu'nun resmi yayın organı ''TamSaha'' Dergisi'nin haziran ayı sayısında röportajı yayınlanan Emre, geçmişteki başarıları hep rakipleri bozarak elde ettiklerini belirterek, ''Ne zaman çok fazla pas yapmaya başladık, rakipler bizi bozdu. Bizim stilimiz ve karakterimiz belli. Hem oynayıp hem oynatmamak. Bunun için de öncelikle savaşmamız gerekiyor. Hem biz oynayalım hem rakibimiz oynasın diye beklersek sıkıntı yaşarız. Bizim mutlaka rakibimizi bozmamız gerekiyor'' dedi.
Geçmişte yaşanılan başarıların ardından dünya üçüncülüğünün gelmesindeki en büyük nedenin takım içindeki müthiş arkadaşlık olduğunu kaydeden Emre, ''Dünya Kupası'ndan önce 53 gün kampta kaldık, antrenmanlarda bile iki kişi arasında en küçük söz dalaşı dahi olmadı. Herke birbirini çok seviyor, sayıyordu. Her biri saygın ve yetenekli oyunculardı. Herkes performansının en üst noktasına çıkabilecek yaştaydı. Galatasaray'daki takım ruhunu milli takıma da yansıtmıştık. Takım ruhunu oluşturmanın en büyük kuralı, kendin için düşündüğün her şeyi takım arkadaşın için de düşünmektir. Arkadaşın topu kaptırdığında kendin kaptırmış gibi düşünürsen mücadelen de o oranda yükselir. Kendi kaptırdığın topa koşup, arkadaşının kaptırdığı topa koşmazsan bu çok büyük bencillik olur. Bizim takımımızda o dönemde çok iyi bir ortam vardı. Ben bugün de aynı ortamın varlığını hissediyorum. Başımızda tüm dünyanın saygı duyduğu çok önemli bir teknik direktör bulunuyor. Bunun da bize getirdiği avantajlar var. Fatih hoca bence oyuncuyu maça konsantre etme konusunda dünyanın sayılı teknik adamlarından birisi. Bugün takımımızda çok sayıda genç oyuncu var ve onlarla harmanlanabilecek çok tecrübeli ve üstelik yine yaşları genç oyuncular mevcut. Nihat, Yıldıray, Tuncay, ben uluslararası alanda tecrübeliyiz ve aynı zamanda yaşlarımız da genç. Bu önemli bir avantaj. Ben bu avantajın turnuvaya da çok iyi yansıyacağını düşünüyorum. Burada oynadım ya da oynamadım derdine düşecek oyuncular da yok. Herkes burasının Milli Takım olduğunun bilincinde. Hizmet için yarışmaktan başka bir şey yapmayacağız'' diye konşut.u

''BÜYÜK MAÇLARI ÇEVİREBİLECEK BİR TAKIMIZ''

Emre Belözoğlu, büyük maçları her zaman lehlerine çevirebilecek bir takım olduklarını, şampiyonadaki en büyük silahlarının da bu özellikleri olduğunu söyledi.
Grup maçlarında kolay gibi gözüken maçlarda zaman zaman istenmeyen sonuçlar aldıklarını kaydeden Emre, ''Dünyada futbol takımları mücadele ettikleri sürece birbirlerine çok yaklaştılar. Grup maçları iki senelik bir periyot. İlk sene 13 puan topladık. İkinci sene ise futbolcuların değişen performanslarının sıkıntısını yaşadık. Bence bu oynadığımız takımlarla ilgili değildi. Çünkü ilk sene seyircisiz oynadığımız maçta Malta'ya 4 gol attık, Yunanistan'ı deplasmanda farklı yendik. Elbette önemli maçlara daha iyi konsantre oluyorsunuz. Büyük maçları her zaman lehine çevirebilecek bir takımız. Bu şampiyona öncesi en büyük silahımız da bu; çünkü orada bizi büyük maçlar bekliyor'' şeklinde konuştu.
Milli futbolcu, şampiyonada her türlü finali görebilmenin kendileri için başarı olacağını söyledi.
Gerçekçi konuşmak gerektiğini ifade eden Emre, ''Bizim için her türlü finali görebilmek başarı olur. Buna çeyrek final de dahil. Çünkü biz genç bir takımız ve önümüzde birkaç turnuvamız daha var. Avrupa Şampiyonası'na yaşadığımız bunca sıkıntıya rağmen gelmemiz bile başarıdır'' ifadesini kullandı.
Emre, turnuvadaki favorilerini ise ''Fransa olabilir, grubumuzdaki Portekiz olabilir” diye sıraladı.
İspanya’nın göze hoş gelen bir futbol oynayan takım olduğunu söyleyen Emre, “Almanya'dan bir şey beklemiyordum ama Dünya Kupası'ndaki performanslarını görünce onlar da favorilerden biri oldu. Aslında 'Şu kazanır' diye düşünen bir oyuncu değilim. Bence en iyi konsantre olan takım kazanacak” dedi.
Emre, ''Turnuvadaki yıldız adayın kim'' sorusunu ise "Bizim takımımızdan Arda ve Nihat etkili olabilir. Ronaldo ise kendisini zaten ispatlamış bir adam ve turnuvanın yıldızı o olabilir. Ama ben bir turnuvada Zidane'la oynamayı çok isterdim'' diye yanıtladı.

''TÜRKİYE'DE VİZYON PROBLEMİMİZ VAR''

Yurt dışından gelen oyuncuların performansının yükselmiş durumda olduğunu bunun da milli takıma olumlu yansıyacağını vurgulayan Emre, ''Ama Turkcell Süper Lig'deki tempo hiçbir zaman Avrupa'nın üzerine çıkmadı. Biz Galatasaray'da çok koşan, çok mücadele eden bir takımdık. O takım, Avrupa'nın üzerinde tempo göstermişti. Bir futbolcu kendisine hedef belirlerken bir sınır çekmemeli. Saha içinde kendisini iyi hissediyorsa mücadele, koşma veya top kazanma anlamında kendisini sınırlandırmamalı. Özellikle Milli Takım'a gelen oyuncular kendilerini asla yeterli görmemeli ve daha iyi olmaya çalışmalı. Türkiye'de vizyonla alakalı problemimiz var. Bu da Milli Takım'a yansır mı? Bence yansır. Çünkü bu ülkenin liginde oynanan futbol, milli takımlar bazında oynanan temponun çok altında'' diye konuştu.

''BİZ DE YUNANİSTAN'IN YAPTIĞINI YAPABİLİRİZ''

Emre Belözoğlu, ''Yunanistan'ın şampiyonluğuna bakarak 'Biz niye olmayalım?' diyebilir miyiz'' şeklindeki bir soruyu da ''Kesinlikle diyebiliriz. Baktığınız zaman Yunanistan da kapanarak, belli bir stille rakibi bozarak oynamaya çalıştı ve başarılı oldu. O şampiyonadan sonra top oynamak istediler ama başarısız oldular. Biz de yapabiliriz, çünkü oynama anlamında Yunanistan'dan daha kaliteli bir takımız. Özellikle öndeki altılı her an oyunu değiştirecek kapasitedeki oyunculardan oluşacak. Onlar kadar disiplinli oynarsak farkımız zaten ortaya çıkar'' diye yanıtladı.
Saha içinde hırçın bir tablo çizmesiyle ilgili eleştirilerinin biraz da kazanma hırsından kaynaklandığını dile getiren Emre, ''Ben kız kardeşimle tavla oynarken bile çok sinirlenebilirim. İnsan hata üzerine yaratılmış bir varlık. 'Ben mükemmelim' diyen hiç kimseye inanmam. Ben de mükemmel değilim. Ne futbolculuğumla ne de insanlığımla. Bu nedenle her alanda hatalarım, kusurlarım olmuştur. Hayatım boyunca hep kazanma yanlısı bir insan oldum ve bunun yararını da zararını da gördüm. Yaşım şimdi 28'e geldi. Hayata daha farklı bakabiliyorum. Zamanın çok çabuk geçtiğine şahit olduğum dönemlerdeyim. 13 yaşında Galatasaray'a transfer oldum, 16 yaşında A takıma çıktım. 13 senedir profesyonel futbol oynuyorum. Sorsanız ''1 ay mı daha çabuk geçti, 13 sene mi'' diye, 13 sene daha hızlı geçti. Bizler sorumluluğu olan insanlarız ama küçük yaşlarda bunun farkına çok fazla varamıyorsunuz. Nabzınızın çok yükseldiği dönemler oluyor ve bazen kendinizi kontrol edemiyorsunuz. Bir de yaradılış meselesi bu. Herkesin farklı fıtratı var. Bunu en iyiye nasıl çekebilirim diye bir danışman eşliğinde çalışıyorum. Hatalarım, kusurlarım bundan sonra da olmayacak dersem yalan olabilir. Ama her şeyden ders almak için çaba sarf ediyorum. Hırçınlık, kontrol edebilirsem avantajım. Ama kontrol edemezsem avantajın yanında sıkıntı da teşkil edebiliyor'' diyerek sözlerini tamamladı.
____________________________________________
Arda Turan: Şampiyonluğa inanıyorum
Galatasaray'ın milli futbolcusu Arda Turan, Avrupa Futbol Şampiyonası'na giden bir takımın içinde yer almasının çok önemli olduğunu ve A Milli Takım'ın şampiyon olacağına inandığını söyledi.

Futbol Federasyonu'nun TamSaha dergisinin kendisine yönelttiği soruları yanıtlayan Galatasaraylı Arda Turan, derginin haziran sayısında yer alan röportajında, İsviçre ve Avusturya'nın ortaklaşa düzenleyeceği 2008 Avrupa Futbol Şampiyonası'nda milli takımın şansını değerlendirdi.
Takım başarı kazanırken, sonradan oyuna girip maçı çeviren bir oyuncu da olabileceğini ifade eden Arda, "Eğer takım başarısı gelirse, bireysel başarı da mutlak gelecektir. Avrupa Şampiyonası'na giden bir takımın içinde bulunmak çok önemli. Mesela, eğer ben oynarsam, Avrupa Şampiyonası finallerinde mücadele eden bir takımın sol kanadında yer almış bir oyuncu olacağım. O zaman çok önemli bir oyuncu konumuna geleceğim. Yani takım ileri giderse sen de değerlisin; ama takım başarılı olamazsa sen çok iyi oynasan bile neye yarar ki" dedi.

"FATİH HOCA BÜTÜN KOŞULLARDA ARKAMIZDA"

Fatih Terim'in, bütün koşullarda arkalarında olduğunu söyleyen milli futbolcu, "Fatih Hoca kötü oynadığımız zaman belki gelip bize bağırır, kızar; fakat dışarıya ve medyaya asla böyle bir görüntü vermez. Bütün oyuncular bilir ki, hocamız, bütün koşullarda bizim arkamızdadır. O yüzden de rahat ve mutlusundur. 'Hoca tabii ki bana bunları söyleyecek, bu uyarıları yapacak, adam haklı' dersin. Hocanın dışarıda 'Sorumluluk benim' diyeceğini de bilirsin, çünkü sahaya çıkardığı futbolcuya sonuna kadar güvenir. Bu, 'Biz seninle aynı yolu paylaştık, dışarıdan bize kimse dokunamaz. İçerde kavga ederiz; ama dışarıda hiçbir şey olmaz' demektir" diye konuştu.

"KOŞAN, MÜCADELE EDEN VE OYNADIĞI FUTBOLDAN ZEVK ALAN BİR TAKIMIZ"

Milli takımı koşan, mücadele eden ve oynadığı futboldan zevk alan bir takım olarak nitelendiren genç futbolcu, "Öncelikle başımızda çok iyi bir liderimiz var. O önde gidiyor ve arkasından korkusuzca gidebileceğinizi biliyorsunuz. Bu büyük bir rahatlık. İkincisi, iyi futbolculardan kurulu güzel bir sistem var ortada. Koşan, mücadele eden ve oynadığı futboldan zevk alan bir takımız. İyi futbol oynadığınız zaman skor mutlaka gelecektir" dedi.

"GRUPTAKİ HER TAKIM EŞİT"

Avrupa Şampiyonası'nda Türkiye'nin gruptaki şansını fazla gördüğünü dile getiren Arda, "Kantara koyduğumuzda her takım eşit gibi duruyor ve ben bu eşitliğin bize avantaj sağladığını düşünüyorum. Biz inancı ve ruhu olan, yüreği olan bir takımız. O mücadeleyi ortaya koyduğumuz zaman gruptan da çıkarız, şampiyon da oluruz. Rakiplerimizin çok yetenekli oyuncuları var ama biz de en azından aynı yetenekte oyunculara sahibiz. Herkes çok eleştirse de benim en büyük silahım Emre ağabey (Belözoğlu) mesela. Benim için arkamda Emre ağabeyin varlığını hissetmek çok önemli" şeklinde konuştu.

"YURT DIŞINDA OYNAYAN FUTBOLCULARIN ÇOKLUĞU AVANTAJ"

Yurt dışında oynayan futbolcuların giderek artmasının, milli takıma katkı sağlayacağını söyleyen Arda, "Çok kaliteli liglerde, güçlü rakiplere karşı, mükemmel sahalarda ve iyi tmosferlerde oynuyorlar. Bu onlar için müthiş bir tecrübe. Nasıl oynayacaklarını öğrenme şansına sahipler. Onların bu kalitesi bize de olumlu yansıyor. Bize de 'Bakın biz oynuyoruz, siz de rahat olun' diyorlar" dedi.

"FİNALİ İSVİÇRE İLE OYNAMAK İSTERİM"

Milli Takım'ın dışında Almanya'yı favori gördüğünü, Türkiye'nin finale kalması halinde ise İsviçre ile final oynamak istediğini dile getiren Arda, turnuvadaki yıldız adaylarının, Emre Belözoğlu ve Portekizli futbolcu Nani olduğunu söyledi.

"GALATASARAY KULÜBÜ NE DERSE ONU YAPACAĞIM"

Gelecek planlarını şimdilik sadece 29 Haziran'a kurduğunu ifade eden milli futbolcu, "Daha sonra ne olacağını, 30 Haziran'dan sonra düşüneceğim. Galatasaray Kulübü ne derse onu yapacağım. Zaten 2012'ye kadar kulübümle sözleşmem var" dedi.

"SONUNA KADAR ÇOK İYİ MÜCADELE ETTİK VE HAKKIMIZ OLAN ŞAMPİYONLUĞU KAZANDIK"

Turkcell Süper Lig'i şampiyon olarak tamamlamalarının çok iyi olduğunu dile getiren Arda, çok büyük bir emek ve inanç harcadıklarını söyledi.
Arda, "Sonuna kadar çok iyi mücadele ettik ve hakkımız olan şampiyonluğu kazandık. Şimdi içimde büyük bir vicdan rahatlığı var. Görevimi yerine getirmenin huzurunu yaşıyorum. Artık her şeyimi milli takıma verebilirim" dedi.

"TÜRK İNSANI KENDİ FUTBOLCUSUNA, KENDİ YETENEKLERİNE İNANMALI"

Türk insanının kendi futbolcusuna inanması gerektiğini ifade eden Arda, "Milyon avrolar alan yabancılar gerçekten çok kaliteliler ama bizim oyuncularımız da en az onlar kadar yetenekli. Bir Serdar Özkan, bir Gökhan Gönül, 3-4 milyon Euro alan yabancı oyuncular kadar parayı da değeri de hak ediyorlar. Ne yazık ki, bu konuda çok büyük bir eksiklik var. Ben, cesareti olan insanların başka şeyler konuşacağına bunları söylemesinden yanayım" diye konuştu.

"CEVAT HOCA BİZE ANTRENÖRLÜKTEN ÇOK AĞABEYLİK YAPTI"

Cevat Güler'in son 6 haftada takımın başına geçmesine de değinen milli futbolcu,"Belki çok fazla bir şey değişmedi; ama Cevat Hoca bize daha fazla yardımcı oldu. Futbolcuların çektiği sıkıntıları gördü ve bize antrenörlükten çok ağabeylik yaptı. Antrenmanlarda neşelendik, güldük, eğlendik. Evli-bekar oynadık, beşe-iki oynadık, ama hep bir konsantrasyon vardı. 'Okey oynayalım ama gidip tesiste olalım' dedik. 'Yemeğe çıkalım ama hep birlikte gidelim' dedik. Hep beraber olduk, eğlendik, espriler yaptık, kenetlendik ve derken şampiyon olduk" dedi.
____________________________________________
Mehmet Topal: Milli takım hayalimdi
(A) Milli Takım'ın genç oyuncularından Mehmet Topal, milli olmanın kendisinin çocukluk hayali olduğunu söyledi.

Milli futbolcu Mehmet Topal, milli takımın çok koşan ve birbirini iyi tanıyan oyunculardan kurulu iyi bir takım olduğunu söyleyerek, ''İyi bir takımız ve inşallah Avrupa Futbol Şampiyonası'nda mücadelemizin karşılığını alırız'' dedi.
Mehmet Topal, Futbol Federasyonu'nun Tam Saha Dergisi'nin Haziran ayı sayısında yer alan röportajında, ''Fatih Hocam beni son iki hazırlık maçının kampına çağırmıştı. Ben de elimden geleni yapmaya çalışmıştım. Türkiye'deki her oyuncunun amacı (A) Milli Takım'da oynamaktır. Hele büyük takımlardan birisinde oynuyorsanız ve başarılı bir performans sergilediyseniz milli takım teknik ekibinin dikkatini çekiyorsunuz. Benim de performansım iyiydi ve milli takım kadrosuna alındım. Elimden gelenin en iyisini yaparak onların yüzünü kara çıkarmamaya çalışacağım. (A) Milli olmak benim için tam bir çocukluk hayaliydi.''

''FİNAL OYNAMAK İSTİYORUZ''

Milli Takım'ın bu tür organizasyonlara hasret kaldığını ifade eden Mehmet, ''Bence en zorlu gruplardan birisine düştük. İsviçre, Çek Cumhuriyeti ve Portekiz hepsi çok iyi takımlar. Böyle gruplarda ve bu tip şampiyonalarda en favori denilen takım bile henüz ilk turda elenebiliyor. Bence konsantrasyon önemli. Maça en iyi konsantre olan takım kazanıyor. Bizim takımımızın da iyi konsantre olacağı her maçı kazanabileceğini düşünüyorum. İnşallah bu şampiyonada gidebildiğimiz noktaya kadar gitmek ve final oynamak istiyoruz'' diye konuştu.

''CEVAT HOCA KALLİ'Yİ ARATMADI''

Galatasaray'ın Turkcell Süper Lig'de kazandığı şampiyonluğa da değinen Mehmet,''Bu sezon bütün olumsuzluklar bizim üzerimizdeydi. Son haftalara girilirken hocamız da takımdan ayrıldı. Ama Cevat Hoca da Kalli'yi hiç aratmadı. Bence lig son 6 haftada başladı. Çünkü çok kritik bir döneme girilmişti. Takım halinde tek yumruk olduk, birbirimizi ayakta tutmaya çalıştık, birbirimiz için mücadele ettik. Birbirimizin hatalarını aramak yerine bu hataları örtmeye çalıştık ve son 6 haftayı kayıpsız geçtik. Bence hak ettiğimiz bir şampiyonluk elde ettik'' dedi.

''LİNDEROTH'A MÜTEŞEKKİRİM''

''Linderoth ile aynı mevkide oynuyorsun ve sakatlanması sana ilk 11'in yolunu açtı. Kendisiyle iletişimin nasıldı'' denmesi üzerine Mehmet, ''Gerçekten Linderoth'un bana yaptığı yardımlara müteşekkirim. Bana çok yol gösterdi ve kendimi geliştirmem gereken yönlerimi anlattı. Onun sakatlığı sayesinde ilk 11'de oynama fırsatı bulduğum için aslında üzgünüm. Umarım en kısa sürede sahalara dönebilir'' diyerek sözlerini tamamladı.
 
Yukarı Alt