Kayıt
6 Temmuz 2009
Mesajlar
207
Beğeniler
0
çift tiklama: tikirti ül tekerrür

administrator: sahip-ul edevat

software: edevat ül yumusak`

hard disk:edevat ül civanmert

anti spyware : müdafa ül hafiye

mouse: zindik faresi

klavye: taht ul hurufat

power supply: kuvvet macunu

my documents - hazine i evrak

internet: allame-i ulul arz

google:kasif-ul ali

google earth:seyr ül arz, kasif ul arz

denetim masası: sehpa-i saltanat

cd- rom - pervane ül hâfiza

ekran: perde ül temasa

kasa: kaide

enter: duhul

virus: deyyus

antivirüs - akinci

msn : elçi

hacker: deyyus-ül-ekber

hata raporu: malumat-ül kabahat

mail server: divan-ül mektubat

messenger: havadisçi

chat : muhabbet ül zaby

ctrl alt del : has timar zeamet ...
 
Kayıt
5 Ekim 2008
Mesajlar
8.382
Beğeniler
0
Osmanlıca asla gerçek bir dil değildir. Evet Osmanlıca her ne kadar kendi gramer kurallarını oluşturmuş olmakla birlikte Türkçe-Farsça-Arapça'nın kompoze ettiği bir birleşik dildir. 11. yüzyıldan sonra Anadolu'da konuşulmaya ve kullanılmaya başlayan Türkçe'nin zaman içinde Farsça ve Arapçayla karışması sonucu oluşmuştur. Halk günlük yaşamında hep kendi geleneğindeki Türkçe'yi kullanmaya devam ederken Osmanlı beyliği'nin Osmanlı Devleti ve sonrasında Osmanlı İmparatorluğu olmasıyla Devlet yazışmalarından başlayarak bu kompoze dil yaşamaya başlamıştır. Edebiyat alanında 15.yüzyıldan itibaren bu dilin kullanılarak hayat bulduğunu görürüz. 19. yüzyıla gelindiğinde ise günlük hayatta da bu dilin kısmen kullanılması İstanbul'da başlamıştır. Bu yabancılaşma çabası aslında, Fransızca'nın bu dönemde Avrupa'da hakim dil olmasına alternatif olarak Türkçe kullanmaya çalışan ve dilini koruma çabasındaki Türk aydınlarının, Türkçe'nin bu iş için gramer yapısı nedeniyle yeterli olmayışı dolayısıyla bu dili kullanmaya başlamalarından başka bir şey değildir. Ancak görürüz ki Avrupa özentisinde olmayan gerçek Türk aydınları hep Türkçe'yi kullanmaya devam etmişlerdir. Ve bugün kullandığımız güzel Türkçe'miz işte bu yüzyıllardır hatta binyıllardır kullanılagelen dildir. Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk her alanda olduğu gibi Dil alanında da halkımızın kullandığı ve gerçekten yaşayan özgün bir dil olan Türkçe'yi devlet dili haline getirmiş ve halkla devletin arasındaki anlaşılmazlıkları ortadan kaldırmıştır. Yüzyıllardır Türklerin gerçek dili Türkçe'dir. Osmanlı döneminde Arap harfleriyle yazılmıştır. O nedenle de Osmanlıca denilen kompoze dille karıştırılmıştır hep ama kitapları, risaleleri, kitabeleri, mezartaşlarını okuyun göreceksiniz ki Türkçe olanların sayısı yüzde yetmişlerin üzerindedir.
 
Kayıt
5 Temmuz 2007
Mesajlar
2.544
Beğeniler
0
Şehir
İstanbul
Optimus Prime demiş ki:
Osmanlıca asla gerçek bir dil değildir. Evet Osmanlıca her ne kadar kendi gramer kurallarını oluşturmuş olmakla birlikte Türkçe-Farsça-Arapça'nın kompoze ettiği bir birleşik dildir. 11. yüzyıldan sonra Anadolu'da konuşulmaya ve kullanılmaya başlayan Türkçe'nin zaman içinde Farsça ve Arapçayla karışması sonucu oluşmuştur. Halk günlük yaşamında hep kendi geleneğindeki Türkçe'yi kullanmaya devam ederken Osmanlı beyliği'nin Osmanlı Devleti ve sonrasında Osmanlı İmparatorluğu olmasıyla Devlet yazışmalarından başlayarak bu kompoze dil yaşamaya başlamıştır. Edebiyat alanında 15.yüzyıldan itibaren bu dilin kullanılarak hayat bulduğunu görürüz. 19. yüzyıla gelindiğinde ise günlük hayatta da bu dilin kısmen kullanılması İstanbul'da başlamıştır. Bu yabancılaşma çabası aslında, Fransızca'nın bu dönemde Avrupa'da hakim dil olmasına alternatif olarak Türkçe kullanmaya çalışan ve dilini koruma çabasındaki Türk aydınlarının, Türkçe'nin bu iş için gramer yapısı nedeniyle yeterli olmayışı dolayısıyla bu dili kullanmaya başlamalarından başka bir şey değildir. Ancak görürüz ki Avrupa özentisinde olmayan gerçek Türk aydınları hep Türkçe'yi kullanmaya devam etmişlerdir. Ve bugün kullandığımız güzel Türkçe'miz işte bu yüzyıllardır hatta binyıllardır kullanılagelen dildir. Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk her alanda olduğu gibi Dil alanında da halkımızın kullandığı ve gerçekten yaşayan özgün bir dil olan Türkçe'yi devlet dili haline getirmiş ve halkla devletin arasındaki anlaşılmazlıkları ortadan kaldırmıştır. Yüzyıllardır Türklerin gerçek dili Türkçe'dir. Osmanlı döneminde Arap harfleriyle yazılmıştır. O nedenle de Osmanlıca denilen kompoze dille karıştırılmıştır hep ama kitapları, risaleleri, kitabeleri, mezartaşlarını okuyun göreceksiniz ki Türkçe olanların sayısı yüzde yetmişlerin üzerindedir.

iide brader ne gerek vardıki bu açıklamaya :mrgreen:
 
Kayıt
5 Ekim 2008
Mesajlar
8.382
Beğeniler
0
Night Blue demiş ki:
Optimus Prime demiş ki:
Osmanlıca asla gerçek bir dil değildir. Evet Osmanlıca her ne kadar kendi gramer kurallarını oluşturmuş olmakla birlikte Türkçe-Farsça-Arapça'nın kompoze ettiği bir birleşik dildir. 11. yüzyıldan sonra Anadolu'da konuşulmaya ve kullanılmaya başlayan Türkçe'nin zaman içinde Farsça ve Arapçayla karışması sonucu oluşmuştur. Halk günlük yaşamında hep kendi geleneğindeki Türkçe'yi kullanmaya devam ederken Osmanlı beyliği'nin Osmanlı Devleti ve sonrasında Osmanlı İmparatorluğu olmasıyla Devlet yazışmalarından başlayarak bu kompoze dil yaşamaya başlamıştır. Edebiyat alanında 15.yüzyıldan itibaren bu dilin kullanılarak hayat bulduğunu görürüz. 19. yüzyıla gelindiğinde ise günlük hayatta da bu dilin kısmen kullanılması İstanbul'da başlamıştır. Bu yabancılaşma çabası aslında, Fransızca'nın bu dönemde Avrupa'da hakim dil olmasına alternatif olarak Türkçe kullanmaya çalışan ve dilini koruma çabasındaki Türk aydınlarının, Türkçe'nin bu iş için gramer yapısı nedeniyle yeterli olmayışı dolayısıyla bu dili kullanmaya başlamalarından başka bir şey değildir. Ancak görürüz ki Avrupa özentisinde olmayan gerçek Türk aydınları hep Türkçe'yi kullanmaya devam etmişlerdir. Ve bugün kullandığımız güzel Türkçe'miz işte bu yüzyıllardır hatta binyıllardır kullanılagelen dildir. Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk her alanda olduğu gibi Dil alanında da halkımızın kullandığı ve gerçekten yaşayan özgün bir dil olan Türkçe'yi devlet dili haline getirmiş ve halkla devletin arasındaki anlaşılmazlıkları ortadan kaldırmıştır. Yüzyıllardır Türklerin gerçek dili Türkçe'dir. Osmanlı döneminde Arap harfleriyle yazılmıştır. O nedenle de Osmanlıca denilen kompoze dille karıştırılmıştır hep ama kitapları, risaleleri, kitabeleri, mezartaşlarını okuyun göreceksiniz ki Türkçe olanların sayısı yüzde yetmişlerin üzerindedir.

iide brader ne gerek vardıki bu açıklamaya :mrgreen:
Bknz:Başlık
 

BaSoryong

Buralıyım
Kayıt
17 Temmuz 2008
Mesajlar
3.181
Beğeniler
0
Optimus Prime demiş ki:
Osmanlıca asla gerçek bir dil değildir. Evet Osmanlıca her ne kadar kendi gramer kurallarını oluşturmuş olmakla birlikte Türkçe-Farsça-Arapça'nın kompoze ettiği bir birleşik dildir. 11. yüzyıldan sonra Anadolu'da konuşulmaya ve kullanılmaya başlayan Türkçe'nin zaman içinde Farsça ve Arapçayla karışması sonucu oluşmuştur. Halk günlük yaşamında hep kendi geleneğindeki Türkçe'yi kullanmaya devam ederken Osmanlı beyliği'nin Osmanlı Devleti ve sonrasında Osmanlı İmparatorluğu olmasıyla Devlet yazışmalarından başlayarak bu kompoze dil yaşamaya başlamıştır. Edebiyat alanında 15.yüzyıldan itibaren bu dilin kullanılarak hayat bulduğunu görürüz. 19. yüzyıla gelindiğinde ise günlük hayatta da bu dilin kısmen kullanılması İstanbul'da başlamıştır. Bu yabancılaşma çabası aslında, Fransızca'nın bu dönemde Avrupa'da hakim dil olmasına alternatif olarak Türkçe kullanmaya çalışan ve dilini koruma çabasındaki Türk aydınlarının, Türkçe'nin bu iş için gramer yapısı nedeniyle yeterli olmayışı dolayısıyla bu dili kullanmaya başlamalarından başka bir şey değildir. Ancak görürüz ki Avrupa özentisinde olmayan gerçek Türk aydınları hep Türkçe'yi kullanmaya devam etmişlerdir. Ve bugün kullandığımız güzel Türkçe'miz işte bu yüzyıllardır hatta binyıllardır kullanılagelen dildir. Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk her alanda olduğu gibi Dil alanında da halkımızın kullandığı ve gerçekten yaşayan özgün bir dil olan Türkçe'yi devlet dili haline getirmiş ve halkla devletin arasındaki anlaşılmazlıkları ortadan kaldırmıştır. Yüzyıllardır Türklerin gerçek dili Türkçe'dir. Osmanlı döneminde Arap harfleriyle yazılmıştır. O nedenle de Osmanlıca denilen kompoze dille karıştırılmıştır hep ama kitapları, risaleleri, kitabeleri, mezartaşlarını okuyun göreceksiniz ki Türkçe olanların sayısı yüzde yetmişlerin üzerindedir.
+1907 :muck: :beer:
 
Kayıt
5 Temmuz 2007
Mesajlar
2.544
Beğeniler
0
Şehir
İstanbul
Optimus Prime demiş ki:
Night Blue demiş ki:
Optimus Prime demiş ki:
Osmanlıca asla gerçek bir dil değildir. Evet Osmanlıca her ne kadar kendi gramer kurallarını oluşturmuş olmakla birlikte Türkçe-Farsça-Arapça'nın kompoze ettiği bir birleşik dildir. 11. yüzyıldan sonra Anadolu'da konuşulmaya ve kullanılmaya başlayan Türkçe'nin zaman içinde Farsça ve Arapçayla karışması sonucu oluşmuştur. Halk günlük yaşamında hep kendi geleneğindeki Türkçe'yi kullanmaya devam ederken Osmanlı beyliği'nin Osmanlı Devleti ve sonrasında Osmanlı İmparatorluğu olmasıyla Devlet yazışmalarından başlayarak bu kompoze dil yaşamaya başlamıştır. Edebiyat alanında 15.yüzyıldan itibaren bu dilin kullanılarak hayat bulduğunu görürüz. 19. yüzyıla gelindiğinde ise günlük hayatta da bu dilin kısmen kullanılması İstanbul'da başlamıştır. Bu yabancılaşma çabası aslında, Fransızca'nın bu dönemde Avrupa'da hakim dil olmasına alternatif olarak Türkçe kullanmaya çalışan ve dilini koruma çabasındaki Türk aydınlarının, Türkçe'nin bu iş için gramer yapısı nedeniyle yeterli olmayışı dolayısıyla bu dili kullanmaya başlamalarından başka bir şey değildir. Ancak görürüz ki Avrupa özentisinde olmayan gerçek Türk aydınları hep Türkçe'yi kullanmaya devam etmişlerdir. Ve bugün kullandığımız güzel Türkçe'miz işte bu yüzyıllardır hatta binyıllardır kullanılagelen dildir. Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk her alanda olduğu gibi Dil alanında da halkımızın kullandığı ve gerçekten yaşayan özgün bir dil olan Türkçe'yi devlet dili haline getirmiş ve halkla devletin arasındaki anlaşılmazlıkları ortadan kaldırmıştır. Yüzyıllardır Türklerin gerçek dili Türkçe'dir. Osmanlı döneminde Arap harfleriyle yazılmıştır. O nedenle de Osmanlıca denilen kompoze dille karıştırılmıştır hep ama kitapları, risaleleri, kitabeleri, mezartaşlarını okuyun göreceksiniz ki Türkçe olanların sayısı yüzde yetmişlerin üzerindedir.

iide brader ne gerek vardıki bu açıklamaya :mrgreen:
Bknz:Başlık
iide bukadar kelime cümleyi copy paste yapmana ne gerek var 2 kelime söyle tabi nasılsa copy paste parasızya yapın abi :mrgreen:
 
Kayıt
5 Ekim 2008
Mesajlar
8.382
Beğeniler
0
Daha önceden bir yerden öğrendiğim şeyi burda paylaştım.C+v yapmada bir sakınca göremiyorum.
 
Yukarı Alt