Fenerbahçeli yöneticiler Ali Koç ve Şekip Mosturoğlu, şike iddiaları hakkında açıklama yaptı.
Fenerbahçe Kulübü Asbaşkanları Ali Koç ve Şekip Mosturoğlu, Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Stadı’nda düzenledikleri basın toplantısında, son dönemlerde futbolcuları Kazım Kazım ile ilgili çıkan bahis ve manipülasyon iddialarıyla ilgili bilgi verdiler.
Ali Koç, şike ve bahis skandalı ile ilgili yapılan haberlerin önemine, ciddiyetine ve sonuna kadar soruşturulmasına inandıklarını belirterek, "Futbolcumuz Kazım ile ilgili son zamanlarda bazı olumsuzluklar basına yansımaktadır. Futbolcumuzun, Kasımpaşa maçından sonra ailesi ile gittiği yemek ve sonra yaşadığı talihsiz trafik kazası dışında, disiplinsizlikle ilgili kulübümüzü ilgilendiren bir konu yoktur" dedi.
Kazım’ı ya da herhangi birini suçlayacak kadar bilgi olmadığını, bu aşamada böyle yayınlar yapmanın suç olduğunu ifade eden Koç, "Fenerbahçe üzerinde uygulanan psikolojik savaşa istinaden bu konunun üstünde durmak istiyoruz. Zira bu haberi yapan kişilerin elinde 2. ve 3. liglerle ilgili çok daha somut bilgiler olmasına rağmen bu konu Fenerbahçe’ye mal edilmiştir" şeklinde konuştu.
"100. YILDA DA YAŞADIK"
Ali Koç, 100. yıllarında da buna benzer bir olay yaşadıklarını vurgularken, şöyle devam etti: "100. yılımızda yine medya skandalı olarak Cihan Oskay olayı yaratılmıştı. Camia olarak bu konuyu ertesi gün adreslendirdik. O hadisede de camiamız tüm paydaşlarıyla birlik beraberlik içinde kenetlendi ve şampiyonluk geldi. Bunları da sene sonundaki şampiyonluğumuzun bir habercisi olarak yorumluyorum."
"KAZIM BAŞKA KULÜPTE OLSAYDI BU HABERLER ÇIKMAZDI"
"Kazım başka kulüpte oynasaydı bu tip negatif haberler çıkmazdı. İnsanın adı çıkacağına canı çıksın" diyen Koç, Kazım’ın, Samandıra Tesisleri’ne alınıp alınmadığı sorusuna, şöyle yanıt verdi:
"Kazım bizim futbolcumuzdur. Futbol takımıyla ilgili kararlar, teknik direktörümüz ve Aykut Kocaman tarafından verilmektedir ve Kazım şu an aktif bir futbolcumuzdur. Bundan sonra kalır, gider, bunlara hiç girmiyoruz. Sonuna kadar suçsuz da demiyoruz. Verilen bilgiler çerçevesinde, iddiaların çok önemli olduğunu, suç teşkil eden bir iddia olduğunu söylüyoruz. Futbolcumuzun bu tip iddialarla kariyerini yapamayacağını, bu yazılanların sorumsuzca bir medyacılık örneğini düşündüğümüz için, futbolcumuzun suçluluğunu ispat edecek bir kanaat olmadığını ve kulüp olarak bu haksızlığı gidermek için bu toplantıyı düzenlediğimizi söylüyorum. Bu haberlerden dolayı hem kulübümüz, hem sporcumuz haksız yere sıkıntı yaşamaktadır."
MOSTUROĞLU: "SUÇLULUĞU İSPAT EDİLENE KADAR HERKES SUÇSUZDUR"
Asbaşkan Şekip Mosturoğlu da genel hukukta masumiyet ilkesi bulunduğunu hatırlatarak, "Suçluluğu ispatlanana kadar herkes masumdur" dedi.
Bir ulusal gazetede çıkan şike ve manipülasyon iddialarını hatırlatan Mosturoğlu, "Dün yoğun olarak Futbol Federasyonu (TFF), UEFA ve Almanya ile bu konuları görüştük. Ulusal gazetemizin bu haberi ele alışı ile haber kaynağının elindeki haber örtüşmüyor. Bochum savcılığının elindeki emniyet notları içinde Fenerbahçe’nin adı geçmiyor. Emniyet, Ulm’u takip ediyor ve bir konuşmada Kazım isminde birinin bahsinin geçtiği söyleniyor, ama bunun da belgesi yok. Doğrulayamayacağımız, şüpheli olduğu bilinen bir htakım verilere rağmen ulusal gazete yayınlarını sürdürüyor" ifadelerini kullandı.
Haberin kaynağı ile dün gece görüştüklerini ifade eden Mosturoğlu, "Gazete ile paylaştığı konuları bizimle de paylaştı. Haberin ne kadar deforme edildiği görülüyor" diye konuştu.
"HAKSIZLIK OLDUĞUNU DÜŞÜNÜYORUM"
Mosturoğlu, Kazım’ın yargılanıp toplum önünde suçlu ilan edildiğini ifade ederek, "Bazı gazeteler, organize suç örgütünün lideri yaptılar. Bunlar etik ilkeleri aşan yaklaşımlar. Kazım özelinde, meslek hayatıyla ilgili tartışma yapılıyor. Suçluluğu kanıtlanmadan lekeleniyor. Bunun Kazım’a yapılmış bir haksızlık olduğunu düşünüyorum" dedi.
"Yasadışı bahis Türkiye’de oynanmıyor demek aymazlık olur" şeklinde konuşan Mosturoğlu, "TFF’de görev yapmış bir yönetici olarak bunları söylüyorum. Kanunlarımızdaki yetersizlikler ve kayıt dışı sistem, manipülasyon ve şikeye uygun ortam hazırlıyor" diye konuştu.
Mosturoğlu, Mehmet Topuz transferinde lisanslı olmayan menajerlerin bahis ve şike olaylarındaki rollerine dikkat çektiklerini hatırlatarak, bu konudaki bilgileri TFF ile paylaştıklarını söyledi.
Doping konusuna da değinen Mosturoğlu, "Bu sene başında Efes Pilsen olayından sonra sporcularımızdan taahhütname aldık. Kesinleşmiş karar olursa ve sporcumuz bunun içinde olursa, yollarımızı ayıracağız ve tazminat ödemek zorunda olacaklar" açıklamasını yaptı.
"İKİNCİ İSİM BİZDE VAR"
Kazım’ın herkes kadar masum olduğunu dile getiren Mosturoğlu, "Bizim için değişen bir şey yok. Ocak-şubat ayı içinde savcılığın iddianamesini göreceğiz. O noktaya kadar Kazım herkes kadar masum" dedi.
Haberde adı geçen ikinci Fenerbahçeli futbolcuyla ilgili bir soruyu Mosturoğlu, "İkinci isim bizde var. İkinci isim, birinci isimden daha şüpheli. Bochum savcısı bile şüpheye düşmüş. İsim benzerliği olabilir. Bu tamamen iddia boyutunda" diye konuştu.
Haber kaynağının, el yazısıyla A4’e yazdığı notlar bulunduğunu ve hiçbir belgenin olmadığını kaydeden Mosturoğlu, " O notlar bugün tirajı yüksek bir gazetemizde 3 gündür yazılıyor" ifadesini kullandı.
"BUNLARI YAPMAYA KİMSENİN HAKKI YOK"
Kazım ile yapılan görüşmede yer aldığını hatırlatan Mosturoğlu, şöyle devam etti: "Bize ’Benim imajımla ilgili her türlü eleştiriyi değiştirebilirim, ama mesleğimle ilgili suçlama ömür boyunca taşıyacağım bir şey. Haberde başka Fenerli futbolcular olduğu da söyleniyor. Ben takım arkadaşlarımın suratına nasıl bakacağım. Hep kuşku altında olacağım’ dedi. Bunları yapmaya kimsenin hakkı yok."
"2006’DA DA BAŞIMIZA GELDİ"
Kulübün marka değerini, manevi şahsiyetini korumakla yükümlü olduklarını vurgulayan Msturoğlu, şunları söyledi: "2006 yılında yine belgesi olmayan bir takım bilgiler tartışılmıştı. Biz 3 yıl boyunca hukuk mücadelesi verdik. Açtığımız tüm davaları kazandık. O kişi hala aranıyor, ama Fenerbahçe isminde tahribata neden oldu. O programı yapan arkadaşlar hala program yapıyor ve bir kez bizden özür dilemediler. Markalar, kulüpler, futbolcu isimleri bu kadar kolay saldırıya maruz kalmamalı."
"O habere Fenerbahçe adı, Kazım adı konulmasa, manipülasyon ve şikeyi tartışır ve önemli adımların atılmasına sebep olurduk" diyen Mosturoğlu, "Resmin büyüğü arkada duruyor, ama kimse oraya el atmıyor. 2006’da kenetlendik, taraftarımız stadın önünde tepkiler koymuştu. Pozitif enerjiyle şampiyon olduk. İnanıyorum ki bu olay da bir vesile olacak. Taraftarlar daha fazla sahiplenip, sene sonunda şampiyon olmamıza vesile olacaktır" şeklinde konuştu.
"15 AYDIR TELEFONLARININ DİNLENDİĞİ SÖYLENDİ"
Kazım’ın 15 aydır telefonlarının dinlendiği haberinin çıktığını anlatan Mosturoğlu, "5 aydır operasyon sürüyor, 3 aydır telefonlar dinleniyor. Sadece operasyonun başladığı tarihi göz önüne alsalar, 15 ay olamayacağını kendileri de görecek" dedi.
Mosturoğlu, Kazım’ın, böyle bir telefon konuşmasının olmadığını söylediğini de kaydetti. Fenerbahçe’de neden Kazım’ın isminin hep ön plana çıktığının sorulması üzerine Mosturoğlu, "Colin, İngiltere’de büyümüş, babası Dominik Cumhuriyeti, annesi Kıbrıs vatandaşı. Farklı kültürleri bir arada yaşamış bir futbolcudan bahsediyoruz. Kültür farklılığı var ve birkaç kültürle birlikte yetişmiş" diye konuştu.
Fenerbahçe Kulübü Asbaşkanları Ali Koç ve Şekip Mosturoğlu, Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Stadı’nda düzenledikleri basın toplantısında, son dönemlerde futbolcuları Kazım Kazım ile ilgili çıkan bahis ve manipülasyon iddialarıyla ilgili bilgi verdiler.
Ali Koç, şike ve bahis skandalı ile ilgili yapılan haberlerin önemine, ciddiyetine ve sonuna kadar soruşturulmasına inandıklarını belirterek, "Futbolcumuz Kazım ile ilgili son zamanlarda bazı olumsuzluklar basına yansımaktadır. Futbolcumuzun, Kasımpaşa maçından sonra ailesi ile gittiği yemek ve sonra yaşadığı talihsiz trafik kazası dışında, disiplinsizlikle ilgili kulübümüzü ilgilendiren bir konu yoktur" dedi.
Kazım’ı ya da herhangi birini suçlayacak kadar bilgi olmadığını, bu aşamada böyle yayınlar yapmanın suç olduğunu ifade eden Koç, "Fenerbahçe üzerinde uygulanan psikolojik savaşa istinaden bu konunun üstünde durmak istiyoruz. Zira bu haberi yapan kişilerin elinde 2. ve 3. liglerle ilgili çok daha somut bilgiler olmasına rağmen bu konu Fenerbahçe’ye mal edilmiştir" şeklinde konuştu.
"100. YILDA DA YAŞADIK"
Ali Koç, 100. yıllarında da buna benzer bir olay yaşadıklarını vurgularken, şöyle devam etti: "100. yılımızda yine medya skandalı olarak Cihan Oskay olayı yaratılmıştı. Camia olarak bu konuyu ertesi gün adreslendirdik. O hadisede de camiamız tüm paydaşlarıyla birlik beraberlik içinde kenetlendi ve şampiyonluk geldi. Bunları da sene sonundaki şampiyonluğumuzun bir habercisi olarak yorumluyorum."
"KAZIM BAŞKA KULÜPTE OLSAYDI BU HABERLER ÇIKMAZDI"
"Kazım başka kulüpte oynasaydı bu tip negatif haberler çıkmazdı. İnsanın adı çıkacağına canı çıksın" diyen Koç, Kazım’ın, Samandıra Tesisleri’ne alınıp alınmadığı sorusuna, şöyle yanıt verdi:
"Kazım bizim futbolcumuzdur. Futbol takımıyla ilgili kararlar, teknik direktörümüz ve Aykut Kocaman tarafından verilmektedir ve Kazım şu an aktif bir futbolcumuzdur. Bundan sonra kalır, gider, bunlara hiç girmiyoruz. Sonuna kadar suçsuz da demiyoruz. Verilen bilgiler çerçevesinde, iddiaların çok önemli olduğunu, suç teşkil eden bir iddia olduğunu söylüyoruz. Futbolcumuzun bu tip iddialarla kariyerini yapamayacağını, bu yazılanların sorumsuzca bir medyacılık örneğini düşündüğümüz için, futbolcumuzun suçluluğunu ispat edecek bir kanaat olmadığını ve kulüp olarak bu haksızlığı gidermek için bu toplantıyı düzenlediğimizi söylüyorum. Bu haberlerden dolayı hem kulübümüz, hem sporcumuz haksız yere sıkıntı yaşamaktadır."
MOSTUROĞLU: "SUÇLULUĞU İSPAT EDİLENE KADAR HERKES SUÇSUZDUR"
Asbaşkan Şekip Mosturoğlu da genel hukukta masumiyet ilkesi bulunduğunu hatırlatarak, "Suçluluğu ispatlanana kadar herkes masumdur" dedi.
Bir ulusal gazetede çıkan şike ve manipülasyon iddialarını hatırlatan Mosturoğlu, "Dün yoğun olarak Futbol Federasyonu (TFF), UEFA ve Almanya ile bu konuları görüştük. Ulusal gazetemizin bu haberi ele alışı ile haber kaynağının elindeki haber örtüşmüyor. Bochum savcılığının elindeki emniyet notları içinde Fenerbahçe’nin adı geçmiyor. Emniyet, Ulm’u takip ediyor ve bir konuşmada Kazım isminde birinin bahsinin geçtiği söyleniyor, ama bunun da belgesi yok. Doğrulayamayacağımız, şüpheli olduğu bilinen bir htakım verilere rağmen ulusal gazete yayınlarını sürdürüyor" ifadelerini kullandı.
Haberin kaynağı ile dün gece görüştüklerini ifade eden Mosturoğlu, "Gazete ile paylaştığı konuları bizimle de paylaştı. Haberin ne kadar deforme edildiği görülüyor" diye konuştu.
"HAKSIZLIK OLDUĞUNU DÜŞÜNÜYORUM"
Mosturoğlu, Kazım’ın yargılanıp toplum önünde suçlu ilan edildiğini ifade ederek, "Bazı gazeteler, organize suç örgütünün lideri yaptılar. Bunlar etik ilkeleri aşan yaklaşımlar. Kazım özelinde, meslek hayatıyla ilgili tartışma yapılıyor. Suçluluğu kanıtlanmadan lekeleniyor. Bunun Kazım’a yapılmış bir haksızlık olduğunu düşünüyorum" dedi.
"Yasadışı bahis Türkiye’de oynanmıyor demek aymazlık olur" şeklinde konuşan Mosturoğlu, "TFF’de görev yapmış bir yönetici olarak bunları söylüyorum. Kanunlarımızdaki yetersizlikler ve kayıt dışı sistem, manipülasyon ve şikeye uygun ortam hazırlıyor" diye konuştu.
Mosturoğlu, Mehmet Topuz transferinde lisanslı olmayan menajerlerin bahis ve şike olaylarındaki rollerine dikkat çektiklerini hatırlatarak, bu konudaki bilgileri TFF ile paylaştıklarını söyledi.
Doping konusuna da değinen Mosturoğlu, "Bu sene başında Efes Pilsen olayından sonra sporcularımızdan taahhütname aldık. Kesinleşmiş karar olursa ve sporcumuz bunun içinde olursa, yollarımızı ayıracağız ve tazminat ödemek zorunda olacaklar" açıklamasını yaptı.
"İKİNCİ İSİM BİZDE VAR"
Kazım’ın herkes kadar masum olduğunu dile getiren Mosturoğlu, "Bizim için değişen bir şey yok. Ocak-şubat ayı içinde savcılığın iddianamesini göreceğiz. O noktaya kadar Kazım herkes kadar masum" dedi.
Haberde adı geçen ikinci Fenerbahçeli futbolcuyla ilgili bir soruyu Mosturoğlu, "İkinci isim bizde var. İkinci isim, birinci isimden daha şüpheli. Bochum savcısı bile şüpheye düşmüş. İsim benzerliği olabilir. Bu tamamen iddia boyutunda" diye konuştu.
Haber kaynağının, el yazısıyla A4’e yazdığı notlar bulunduğunu ve hiçbir belgenin olmadığını kaydeden Mosturoğlu, " O notlar bugün tirajı yüksek bir gazetemizde 3 gündür yazılıyor" ifadesini kullandı.
"BUNLARI YAPMAYA KİMSENİN HAKKI YOK"
Kazım ile yapılan görüşmede yer aldığını hatırlatan Mosturoğlu, şöyle devam etti: "Bize ’Benim imajımla ilgili her türlü eleştiriyi değiştirebilirim, ama mesleğimle ilgili suçlama ömür boyunca taşıyacağım bir şey. Haberde başka Fenerli futbolcular olduğu da söyleniyor. Ben takım arkadaşlarımın suratına nasıl bakacağım. Hep kuşku altında olacağım’ dedi. Bunları yapmaya kimsenin hakkı yok."
"2006’DA DA BAŞIMIZA GELDİ"
Kulübün marka değerini, manevi şahsiyetini korumakla yükümlü olduklarını vurgulayan Msturoğlu, şunları söyledi: "2006 yılında yine belgesi olmayan bir takım bilgiler tartışılmıştı. Biz 3 yıl boyunca hukuk mücadelesi verdik. Açtığımız tüm davaları kazandık. O kişi hala aranıyor, ama Fenerbahçe isminde tahribata neden oldu. O programı yapan arkadaşlar hala program yapıyor ve bir kez bizden özür dilemediler. Markalar, kulüpler, futbolcu isimleri bu kadar kolay saldırıya maruz kalmamalı."
"O habere Fenerbahçe adı, Kazım adı konulmasa, manipülasyon ve şikeyi tartışır ve önemli adımların atılmasına sebep olurduk" diyen Mosturoğlu, "Resmin büyüğü arkada duruyor, ama kimse oraya el atmıyor. 2006’da kenetlendik, taraftarımız stadın önünde tepkiler koymuştu. Pozitif enerjiyle şampiyon olduk. İnanıyorum ki bu olay da bir vesile olacak. Taraftarlar daha fazla sahiplenip, sene sonunda şampiyon olmamıza vesile olacaktır" şeklinde konuştu.
"15 AYDIR TELEFONLARININ DİNLENDİĞİ SÖYLENDİ"
Kazım’ın 15 aydır telefonlarının dinlendiği haberinin çıktığını anlatan Mosturoğlu, "5 aydır operasyon sürüyor, 3 aydır telefonlar dinleniyor. Sadece operasyonun başladığı tarihi göz önüne alsalar, 15 ay olamayacağını kendileri de görecek" dedi.
Mosturoğlu, Kazım’ın, böyle bir telefon konuşmasının olmadığını söylediğini de kaydetti. Fenerbahçe’de neden Kazım’ın isminin hep ön plana çıktığının sorulması üzerine Mosturoğlu, "Colin, İngiltere’de büyümüş, babası Dominik Cumhuriyeti, annesi Kıbrıs vatandaşı. Farklı kültürleri bir arada yaşamış bir futbolcudan bahsediyoruz. Kültür farklılığı var ve birkaç kültürle birlikte yetişmiş" diye konuştu.
