2008 Avrupa Şampiyonası grup elemelerinde Milli Takım'ımız, Yunanistan ile oynadığı karşılaşmadan 0-1'lik mağlubiyet ile ayrıldı. C Grubu mücadelesinde Cumartesi günü Moldova beraberliği ile sarsılan Türkiye, Yunanistan maçından dan mağlubiyetle ayrılarak bir şok daha yaşadı.
İlk yarısı golsüz beraberlikle sonuçlanan karşılaşmanın ikinci yarısında 79. dakikada Amanatidis, Yunanistan'a galibiyeti getiren golü kaydetti. Amanatidis'in golü bulduğu pozisyonda, topla buluştuğu anda ofsaytta olduğu ise gözlerden kaçmadı.
Karşılaşmanın son dakikalarında tribünlerden "Fatih Terim istifa" sesleri duyulurken, Türk futbolcular ise ayağına top geldiğinde yuhalandılar.
C Grubu'nda Noveç ile 2'ncilik mücadelesi veren Türkiye; 17 Kasım'da deplasmanda Norveç'le, 21 Kasım'da ise evinde Bosna Hersek'le oynayarak grup maçlarını tamamlayacak.
Milli Takımlar Teknik Direktörü Fatih Terim, 13. Avrupa Futbol Şampiyonası elemeleri (C) grubunda Yunanistan'a 1-0 yenilerek tüm avantajlarını yitirdiklerini belirterek, ''Norveç'i, Norveç'te yenmeye gideceğiz. Başka yapacak birşey yok'' dedi.
Fatih Terim, maçtan sonra düzenlediği basın toplantısında, maçtan önceki basın toplantısında her türlü senaryoyu söylediğini kaydederek, ''Bizim kaybetmemiz, Norveç'in kazanması halinde Norveç'e kazanmaya gitmek zorunda olduğumuzu söylemiştik. Bu bizim için en kötü senaryoydu'' diye konuştu.
Norveç'in, Bosna-Hersek'i yendiğini ifade eden Terim, şöyle devam etti: ''Biz sadece Norveç'te beraberlik şansımızı kaybettik. Yapacağımız iş yenmeye gitmek, başka birşey yok. Maalesef bir gereksiz ofsayt çıkışında, ferdi yapılan bir hatada gol yedik. Golden sonra başka goller de yiyebilirdik. İlk yarıda, ikinci yarıda cevap vermek istedik ama olmadı. Yunanistan çok rahattı ve çok tecrübeli bir takım. Yunanistan'ı tebrik ediyorum.''
Yunanlılar haddini aştı: "İstanbul'u geri alalım"
Terim, bir gazetecinin, ''1-0'dan sonra tribünlerin yoğun bir şekilde size karşı 'istifa' sesleri vardı. Bununla ilgili neler söyleyeceksiniz?'' yönündeki sorusunu şöyle yanıtladı: ''Ben sizin gibi yoğun bir şekilde duymadım, kısmi duydum ama benim için o da yeterlidir. Hayatımda ilk kez duyuyorum. Bazıları alışkın olabilir ama ben alışkın değilim. Şöyle bir durum var. Biz Norveç'i orada yenecek güçteyiz, en azından pes etmedik. Onun zamanlaması, onun kararı sayın başkanımıza, yönetimimize ve bana aittir. Kimse canının istediği gibi hareket etme hakkına sahip değil.''
Terim, Norveç maçıyla ilgili hazırlıklarına başlayacaklarını belirterek, ''Önce birkaç gün benle ilgili herkes bir rahatlasın. Ondan sonra biz işimize bakarız. Yunanistan maçını analiz ettikten sonra Norveç ile yapacağımız maça çıkacak kadroyu değerlendireceğim'' dedi.
Norveç ile deplasmanda oynayacaklarını vurgulayan Terim, ''Şunu unutmayalım, şu anda Türkiye, tüm avantajını kaybetmiştir. Şu anda en uç skoru almak zorundadır. Sırtımız yere gelmeyinceye kadar pes yok. Dışarıda seyircisiyle oynamamız dezavantaj ama son saniyeye kadar eğer bir ümidimiz varsa değerlendirmek için çalışırız, uğraşırız. İnşallah Norveç'i, Norveç'te yenip geliriz'' diye konuştu.
Yunanistan'ın 2008 Avrupa Futbol Şampiyonası Elemeleri C Grubu'nda bu akşam Türkiye'yle yapacağı karşılaşma öncesi Yunan gazeteleri tahrik edici başlıklarıyla dikkat çekti.Ali Sami Yen Stadyumu'nda bu akşam oynanacak olan Türkiye-Yunanistan karşılaşması öncesi, Yunan basını tahrik edici başlıklarla okuyucularına seslendi.
Yunan gazetelerinden Sport Day A, "Bu akşama davet" başlığı ile okuyucularına seslenirken, Atlitiki Gazetesi'nin, Ayasofya Camisi'nin resmi ile desteklediği haberinde "İstanbul'u geri alalım" başlığını kullanması dikkat çekti.
O Filatlos Gazetesi, "Rövanşa susadık" diyerek, Yunanistan Teknik Direktörü Otto Rehhagel'in Karaiskaki Stadyumu'ndaki 4-1'lik mağlubiyetin acısını, alacakları bir galibiyetle unutturacağını iddia etti. Sport Time Gazetesi ise, "Bitirin Onları" başlığı adı altında "Onlar 4-1 galip gelirken bizi düşünmediler şimdi bizim sıramız" sözleriyle milli takımlarına moral verdi.
Haberinde Ayasofya Camisi'ne yer veren bir başka gazete ise Goal oldu. Gazete, "İstanbul'da euro" başlığı adı altında yer verdi.
Derby Gazetesi ise Yunanistan Milli Takımı'nın, 4-1'lik skorla kendi sahasında yenildiği anın resmi ile verdiği, "Geçerli sebebimiz var" başlığını kullandı.
Yunan halkı ise Ali Sami Yen'de gerçekleşecek karşılaşma ile ilgili Yunanistan Milli Takımı'nın galibiyeti garantilediğini iddia etti. Yunanlı Kostas Karamadou konuyla ilgili yaptığı açıklamada, "Yunanistan kazanacak. Skorun ne olacağını bilmesem de 2-1'lik galibiyeti garantilediğimize inanıyorum" dedi.
Bu arada, Yunanların Türkiye maçını kesin kazanacaklarına olan inançları İddia bayilerine de yansımış durumda. İddia bayilerini dolduran Yunanlar, Yunanistan'ın galibiyetine kesin gözüyle bakıyorlar.
Yunanistan-Türkiye maçı için Atina sokaklarında da büyük bir hareketlilik var. Atina merkezindeki kafeteryalar müşterilerini daha rahat hizmet verebilmek için şimdiden dev ekranlar yerleştirmeye başladılar.
illi Takımlar Teknik Direktörü Fatih Terim, 2008 Avrupa Futbol Şampiyonası'na, gruptan Türkiye ve Yunanistan'ın katılacağını düşündüğünü belirterek, "Komşu komşuya gideriz" dedi.
Terim, Türk ve yabancı medyanın büyük ilgi gösterdiği basın toplantısına, Yunanlı basın mensuplarına "Hoş geldiniz, Ümit ederim ki hoş vakit geçirirsiniz. Her zamanki gibi biz de misafirperverliğimizi gösteririz" diyerek başlarken, ilk sözü de konuk medya üyelerine verdi.
Fatih Terim, "Yunanistan aşama yaptı, bir korkunuz var mı?" sorusu üzerine, "Tabela çok açık. Beraberlikte Yunanistan önemli bir avantaj elde eder. Mağlubiyette biraz zorlanabilir, bundan sonraki maçlar için. Tabii ki bizim Norveç'le oynayacak olmamız, önemli avantajları, ama bir avantaj elde ettikleri de ortada. Çok açık söylüyorum, biz de aynı durumda olsaydık, bir beraberlik gerekli olsa, biz de bu ortamı kullanırdık" diye konuştu.
İlk günden beri Avrupa Şampiyonası'na gitme inancı taşıdığını kaydeden Terim, sözlerini şöyle sürdürdü: " Benim inancım zaten ilk günden beri var. Komşu komşuya gideceğiz gibi gözüküyor. Tabela açık derken şunu da izah etmemiz lazım. Yunanistan'daki maçtan sonraki durumda değiliz, Türkiye olarak. Yunanistan, Moldova'yı son 30 saniyede yenmeyi becerdi, biz beceremedik. Şunu söyleyebilirim ki Türkiye olarak bundan böyle 2 maç içeride 1 dışarıda oynayacağız rakiplerimizle. Yarınki maçta, Norveç'te yine şansımız var. Ukrayna'yı yenmek zorundaydık, yendik. Sonuna kadar ümidimizi taşıyacak durumdayız. Ben hep pozitif düşünen ve iyi senaryoları düşünen bir insanım. Yunanistan'ı yeneriz, Bosna'da Norveç'i yener, iki takım da belli olur, ama Yunanistan'ın bir avantajı olduğu gerçek. O da evinde oynayacağı Malta maçı. Macaristan ile Macaristan'da oynamak çok kolay değil çünkü."
"OLMAK YA DA OLMAMAK GİBİ DÜŞÜNMÜYORUZ"
Fatih Terim, yarınki maç öncesinde "olmak ya da olmamak" gibi bir düşüncelerinin bulunmadığını söyledi. İddialarının sonuna kadar süreceğini ve hiçbir şeyin bitmeyeceğini anlatan Fatih Terim, şunları kaydetti: "Sonuna kadar iddiamız var, hiçbir şey bitmiyor. Malta ve Moldova maçlarının bir bölümünde sıkıntı çektik. Nedir bu sıkıntı? Bir an önce neticeye gitmenin, çabukluk ile telaşın ve paniğin karıştırılması. Bu zaten oyun içinde bize bazı dönemlerde zarar verdi. Hiçbir gerilime gerek yok, oyunun her bölümünde sakin olmalıyız. Sonuçta son Avrupa şampiyonu ile oynuyoruz. Toplantılarımızda, oyuncularımıza sakin olmalarını, paniğe girmemelerini söylüyoruz. Hırs, istek ve coşkuyla, paniği, telaşı karıştırmamamız gerektiğini ifade ediyoruz. Oyunun her saniyesinde oyunu değiştirebilecek oyuncularımız var. Beğenmiyoruz Moldova maçını ama 6 pozisyonumuz var. Hırslı, coşkulu, heyecanlı olacağız, ama başka bir taşkınlık, bize ve oyunumuza zarar verir."
Terim, "Yunanistan'ı, Allah nasip eder yenersek, Moldova'daki 1 puanın önemi ortaya çıkacak. Şu anda hiçbirimiz memnun değiliz, ama bazı puanların önemi ortaya çıkacak" dedi.
"KAYBETMİŞKEN TEHLİKELİ OLABİLİRİM"
Terim, "Çok eleştiriliyorsunuz. Yunanistan maçını kazanırsanız, tavrınız nasıl olur?" sorusu üzerine, "Hepiniz beni çok iyi tanıyorsunuz. Hiçbir zaman kazandıktan sonra 'Gördünüz mü?' diye tavır içinde olmadım. O çok ufak çekişme. Benim duruşumla hiç orantılı değil, kaybetmişken tehlikeli olabilirim" ifadesini kullandı.
"Kazanmışken çok daha erdemli olurum, bu hayatım boyunca medyanın arşivinde ve teyplerde vardır" diyen Terim, şöyle devam etti: "Ben o kadar çok şey yaptım ki, benim oyuncularım o kadar çok zafer elde ettiler ki, yazmaya başlarsanız çok vaktinizi alır. Ben olayı, 'Bunlar bizi hırpalar, yerer, döver, zaman zaman da severler' diye düşünüyorum. Burada Yunanlı meslektaşlarınız da var. Bir maçtan bir maça bunu yapıyorlar mı bilmiyorum. Bizden çok şey bekleyenleri hayal kırıklığına uğrattığımızda bu kritiklerin olması gerek. Doğru olanları, iyi niyetle eleştirenleri, yanlışımızı kendi gözüyle görenleri, olduğu gibi saygıyla kabul ediyoruz. Bu işin içinden ancak böyle çıkarız diye düşünüyorum. Siz beni gösterdiğinizde hedef halindeyim, istesem ben de hedef gösterebilirim. Bu çözüm değil, sadece problemi deşer. Oyuncuların da sizin gibi bir insan olduğunu, benim de çok büyük bir yüreğim olsa da sizin gibi bir insan olduğumu unutmayın, ben de sizlerden biriyim. İnşallah yarın Türk Milli Takımı gol atar, basın tribünü de ayağa kalkar, hep beraber öpüşürüz. Hep beraber bir yere gideriz. Kasım ayında, nasipse işin muhasebesini yapacağız. O zaman isim mi veririz, soyadını mı söyleriz, gazetesini mi veririz, bilmiyorum, ama bu çözüm değil. Sonra tatlı tatlı yolumuza devam ederiz. Keşke olmasaydı. Biz de hata yaptık, yapmam inşallah, daha itidalli ve daha dikkatli davranırız."
SERT KONUŞTU
Terim, bir basın mensubunun, "Medya ile aranızdaki küslük ne zaman bitecek?" biçimindeki sorusu üzerine, kimse ile küs olmadığını ve değişmediğini söyledi.
Terim, 32 yaşında teknik direktörlüğe başladığını dile getirerek, şöyle devam etti: "O gün de bugün de aynı şeyi söylüyorum. Eleştiriler olacaktır, olmalıdır da... Yeter ki kırıcı olmasın, ama aileme dokunma hakkını size kimse veremez. Zaten içinizde baba olanlar da var. Kanadımı gerdiğimde de içine giremezsiniz, hiçbiriniz, hangi güç olursa olsun. Siz o kadar ileri gittiniz. Şu anda kanunun vereceği karara boynumuz kıldan ince, ama böyle bir şeye hiçbirinizin hakkı yok. Beni yerden yere vurabilirsiniz, ama ailemin kılına hiçbiriniz dokunamazsınız. Hakkınız yok buna, size de bu hakkı vermem. Yaşadığım sürece evladıma kanadımı gererim, böyle olunca da ne olacağını içinizden bazıları bilir. Spor yazarı oldun mu görevin beni ve mesleğimi eleştirmektir. Bunun manası da irdelemektir. Bir damla gözyaşına kıyamadığım evladımın, benim yanımda ağlamasına hiçbiriniz sebep olamazsınız, buna da müsaade etmem. Ondan sonra da bana küslük sorusunu soramazsınız? Hepinize iyi akşamlar" dedi.
Terim, bu arada El Cezire Televizyonu muhabirinin, "Neden Yunanistan maçı için Ali Sami Yen Stadı'nı seçtiniz" sorusunu, "İsviçre maçını Fenerbahçe Şükrü Saracaoğlu Stadı'nda, Macaristan maçını BJK İnönü Stadı'nda oynadık, Bosna-Hersek maçını belki İstanbul dışında oynayabiliriz. Atmosfer çok önemli bizim için. Taraftarlar bizim için çok önemli, aynı Yunanistan gibi. Bence bizim atmosfer de Yunanistan'daki gibi olacak. Bizim taraftarlara ihtiyacımız var" diye yanıtladı.
Alex: "Türkiye gruptan çıkar"
Fenerbahçe futbol takımının kaptanı Alex de Souza, şehit aileleri için başlatılan yardım kampanyasına takım olarak katılacaklarını söyledi. FB TV'de bu akşam "Kaptan Köşkü" isimli programda Fatih Demirkol'un sorularını yanıtlayan Alex, şehit ailelerine yardım kampanyası konusunda çalışmalara başladıklarını kaydetti.
Alex, "Önümüzdeki günlerde menajerimiz Volkan Ballı ile de konuşup, bu konuyla ilgili bir karara vardıktan sonra, yapmamız gerekenleri biz de takım olarak yapacağız zaten" dedi.
"PUAN KAYBETMEYE TAHAMMÜLÜMÜZ YOK"
Brezilyalı futbolcu, hafta sonunda ligde Konyaspor ile yapacakları maçı kazanmak zorunda olduklarını söyledi. Konyaspor maçı hazırlıklarını milli takımdaki arkadaşlarından yoksun olarak sürdürdüklerini vurgulayan Alex, şöyle konuştu:
"Konyaspor maçı bizim için önemli olacak. Çok fazla oyuncumuz milli takıma gitmediği için de burada güzel bir biçimde çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Puan farkının açılmaması için bizim evimizde oynayacağımız maç çok önem taşıyor ve iyi bir sonuçla ayrılacağımızı düşünüyorum. Özellikle Galatasaray'ın bizim önümüzde olması ve puan farkının açılmasından dolayı sadece bu maç değil, bundan sonraki her maç bizim için kritik bir duruma geldi. Kesinlikle puan kaybetmeye tahammülümüz yok. Kadıköy'de oynanan maçları da kesinlikle ve kesinlikle kazanmalıyız. Taraftarlarımızı cumartesi günü maça davet ediyoruz."
Alex de Souza, milli maç nedeniyle lige verilen aranın Fenerbahçe için avantaj olduğunu ifade ederek, "Appiah ve Edu'nun sakatlıkları vardı. Onlar daha iyi duruma geldi. Aynı şekilde kendini geliştirmek isteyen, kendisine bir şeyler katmak isteyen, kondisyonunu daha iyiye getirmek isteyen oyuncularımız da bu aradan yararlanabilirler. O yüzden bu aranın bizim açımızdan yararlı olduğunu düşünüyorum" dedi.
"TÜRKİYE'NİN GRUPTAN ÇIKACAĞINI DÜŞÜNÜYORUM"
Alex, 2008 Avrupa Futbol Şampiyonası Elemeleri (C) Grubu'nda Yunanistan ile karşılaşacak Türkiye'nin gruptan çıkacağına inandığını kaydetti.
Brezilyalı futbolcu, Türk Milli Takımı'nda çok yetenekli oyuncular olduğunu belirterek, şunları söyledi: "Son maçlarda aldığı beraberlikler Türk Milli Takımı'nın durumunu her ne kadar zora soksa da, İstanbul'daki Yunanistan maçı ve daha sonra oynayacağı maçlarda alacağı iyi sonuçlarla Türkiye'nin gruptan çıkacağını düşünüyorum. Türkiye-Yunanistan maçına bir derbi maçı diyebiliriz. Çünkü bu maçın tarihsel bir büyüklüğü de var. O nedenle her tür faktör bu maçın sonucunu etkileyebilir. Belki bir duran top ya da bireysel yetenekle hazırlanan bir pozisyondan takımlar gol kazanabilirler. Bu noktada ben Türkiye'ye çok güveniyorum. Türkiye'nin özellikle bireysel yetenekli oyuncularının çok fazla olduğunu düşünüyorum. Takım oyunu oynadıkları, rakip oyuncuları iyi marke edebildikleri zaman, kalitelerini de ortaya koydukları zaman, ben Türk Milli Takımı'nın başarılar kazanacağına eminim."
Türk Milli Takımı'nın maçlarını ailesiyle birlikte takip ettiğini anlatan Alex, "Türkiye'nin maçları Brezilya'da fazla gösterilmiyor. O yüzden insanlar çok fazla takip etme imkanı bulamıyor. Fakat biz burada Brezilyalılar olarak tüm maçları takip ediyoruz. Evde izlediğimiz zaman Türkiye goller attığında biz de herkes gibi seviniyoruz. Çünkü bu Türk futbolunun gelişimidir. Bizim içinde bulunduğumuz ülkenin futboludur" diye konuştu.
Türkiye'de futbol alanında olan gelişmelerin kendilerini yakından ilgilendirdiği için, Türk Milli Takımı'nın aldığı iyi sonuçlarda ailesiyle birlikte sevindiklerini tekrarlayan Alex, şöyle dedi: "Özellikle maçları takip etmeyi seviyoruz. Hatta bir hatıram var. Kadıköy'de en son oynanan Türkiye-İsviçre maçında, Türkiye'nin attığı gollerden sonra o güzel atmosferde gerçekten çok mutlu olmuştuk. Her ne kadar sonuç istediğimiz gibi olmasa da. Bizler için Türk futbolunun geliştiğini görmek ve takip etmek ayrı bir zevk."
Alex, Türk Milli Takımı'nda forma giyen Mehmet Aurelio'nun milli takıma alıştığını, takım arkadaşının Fenerbahçe ve milli takımda iyi bir performans gösterdiğini söyledi.
Brezilya Milli Takımı'nda yeniden oynayıp oynayamayacağı yönündeki soruyu ise Alex, "Ben şu anda sadece Fenerbahçe'yi düşünüyorum. Ben burada başarılı olmak istiyorum. Burada iyi sonuçlar almak istiyorum. Açıkçası şu anda Brezilya Milli Takımı benim kafamdan geçmiyor" diye yanıtladı.
