Liu

rank8
Kayıt
31 Temmuz 2007
Mesajlar
2.566
Beğeniler
0
Şehir
Roma/İtalya
1G
1G ilk nesil kablosuz telefon teknolojisidir. 1980'li yıllarda yaratılan bu teknoloji, hücresel bir ağ sistemi kullanır.

Avantajları
1G, hücresel bir teknoloji kullanır ve hücreler arası geçiş desteği sunar. Dolayısıyla:

Geniş kapsama alanı
Yüksek kapasite
Yük dağıtımı olanağı
sunar. Buna ek olarak, 1G ile ortaya atılan dolaşım (roaming) tekniği sayesinde 1G cihazların birçok ağda kullanılabilmesi, dolayısıyla telefon değiştirmeden yurt dışında da görüşme olanağı sunulmuştur

Sorunlar
1G, analog veri akışı teknolojisini kullanır. Bunun sonucu olarak:

Enterferanslara dayanıklı değildir
İsteyen her kişi, her 1G telefon görüşmesini dinleyebilir
Veri iletişimi gibi hizmetlere olanak tanımaz
Bu sorunlar 2G standardı ile aşılmıştır.

2G
2G ikinci nesil kablosuz telefon teknolojisidir. Aynı 1G gibi, hücresel bir ağ sistemi kullanır. Bu hizmet Türkiye'de Turkcell, Vodafone ve Avea tarafından sağlanır.

2G'nin 1G'ye göre getirmiş olduğu en büyük yenilik, analog veri yerine sayısal veri kullanılmaya başlanmış olmasıdır. Bu geçişte ISDN'e benzer bir yapı kullanılmıştır:

Tüm cihazlar, bağlantı ve durum verilerini aynı kanal üzerinden yollarlar.
Bağlantı kurulunca, veri (veya ses) akışı bir kanal üzerinden yapılır. Her kullanıcı veri alıp verdiği sürece kanalı elinde tutar, paylaşmaz.
Avantajları
2G'nin getirmiş olduğu en büyük yenilik olan sayısal teknoloji, birçok yeniliği de beraberinde getirmiştir:

Daha yüksek ses kalitesi
Daha büyük kapasite
Sesi ve verileri şifreleme imkanı
Kısa veri iletimi ( kısa ileti, hücre bilgisi, ... )
Gelişmeler
İlk olarak 850 - 900 Mhz bandını kullanmak üzere tasarlanan GSM, kullanıcı sayısının artmasıyla beraber 1800 - 1900 Mhz bandına taşınmıştır. Bazı şebekeler bu yeni banttan yayına DCS adı vermektedirler, ülkemizde ise genelde GSM1800 denir.

İnternet'in yaygınlaşmasıyla birlikte GSM'in sunduğu 9.6 kbps veri taşıma kapasitesi yetersiz olmaya başlamıştır. Buna cevap olarak:

HSCSD standardı çıkartılmıştır. Bu standartta, bir cihaz birçok kanalı aynı anda kullanarak 43.2 kbps'ye kadar veri iletişimi yapabilmektedir.
Öte yandan, HSCSD de aynı GSM gibi veri iletilmediği zamanlarda bile hattı meşgul ettiği için şebekelere sorun çıkartmıştır. Buna cevap olarak bandın sadece veri iletilirken kullanıldığı GPRS standardı çıkartılmıştır. GPRS'in veri yollama şeklinden yararlanan BasKonuş gibi özellikler de kullanıcı bütçesine katkısı dolayısıyla ilgi görmüştür.
Son olarak, GPRS'in hızını artırmak için GSM modülasyon tipi değiştirilerek EDGE teknolojisi yaratılmıştır.
EDGE ile pratikte 380 kbps hızında veri transferi mümkündür.

Sorunlar
2G standardı yaratıldığı zaman çok bant genişliği ve az işlemci vardı, dolayısıyla hattı kullanmazken bile meşgul eden bir teknoloji yaratıldı. Öte yandan, bu seçimden dolayı birçok durumda karşımıza çıkan "şebeke meşgul" iletisinin önüne geçmek operatörler için gitgide daha zor hale gelmektedir.

Buna cevap olarak verilerin yollanmadığı zaman hattın kullanılmadığı, aynı Ethernet teknolojisinde olduğu gibi iki cihazın aynı anda veri yollayınca bunu farkedebildiği bir teknoloji olan 3G yaratılmıştır. Özellikle Avrupa'da yaygınlaşan bu teknoloji, daha da yüksek bir bant kullanmasından dolayı (2100 Mhz) kapsama alanı sorunları yaşamaktadır.

1800 Mhz GSM standardı ile görülmeye başlanan, 3G'de daha da belirgin olan kapsama alanı sorununu çözmek için 4G teknolojisi planlanmaktadır.

3G
3. Nesil GSM Hizmetleri (3G ya da 3K) üçüncü nesil kablosuz telefon teknolojisilerine verilen genel addır. Aynı 1G ve 2G gibi, hücresel bir ağ sistemi kullanır. 3G teknolojilerine örnek olarak Universal Mobile Telecommunications System (yani Evrensel Mobil İletişim Sistemi) anlamına gelen UMTS verilebilir. Bunun yanında Kuzey Amerika'da kullanılan CDMA2000 ve Japonya'da Freedom of Mobile Multimedia Access (Mobil Çoklu Ortam Erişimine Özgürlük) anlamına gelen FOMA standardları da bir 3G teknolojisidir.

UMTS klasik frekans veya zaman çoklu iletişim (multiple access) tekniklerinden prensip olarak cok farklı olan kod çoklu iletişim CDMA (Code Division Multiple Access) teknolojisini kullanir. Bir çeşit dağınık frekans (spread spectrum) tekniği olan bu teknolojide kullanıcılar 5MHz genişligindeki aynı banttan haberleşirler. Her vericinin sinyali özgün bir yonga koduyla çarpılarak (bu kodun hızı 3.84Mchips/s) 5MHz genişliğindeki spektruma yayılır. Alıcı da bu spektruma yayılmış sinyali aynı yonga koduyla çarparak veriyi elde eder.

3G'nin 2G'ye göre getirmiş olduğu en büyük yenilik taban olarak alınan verinin ses değil sayısal veri olmasıdır. Buna ek olarak, 3G sisteminde cihazlar bant genişliğini sadece veri alışverişi sırasında işgal ederler. İlk örnekleri Japonya'da 1998 yılında kullanıma açılan bu teknoloji, 2003'ten itibaren Avrupa'ya da gelmiştir.

Avantajları
3G'nin getirmiş olduğu birçok yenilik vardır:

Mesajlaşma, internet erişimi ve yüksek hızda çoklu ortam haberleşme desteği
Gelişmiş hizmet kalitesi
Gelişmiş pil ömrü
Konumlandırma hizmetlerinin sağlanması
Bütün katma değerli ses hizmetlerinin sağlanabilmesi
İşletim ve bakım kolaylığı
Mevcut şebekelerle birlikte çalışabilirlik, 2G’ye dolaşım sağlayabilme
Mevcut şebekelere geriye doğru uyum sağlayabilme, düşük kurulum maliyeti
Gelişmiş güvenlik yöntemleri sayesinde mobil ticarete ortam sağlayabilme
Goruntulu konusmayida sağlar
Medya haberciliği açısında çekilen video görüntülerinin en hızlı bir şekilde haber merkezine yetiştirilmesi
Geliştirmeler
İlk tasarımlarda işlemci hızı gerekliliğini düşük tutmak adına kullanılan basit algoritmalar yüzünden hız düşük kalmakta ve daha da kötüsü gidilen hıza göre değişebilmektedir. Bu soruna çözüm olması açısından HSDPA (İngilizce High Speed Downlink Packet Access, yani Yüksek Hızlı Veri Pakedi İndirme İmkanı) ve HSUPA (İngilizce High Speed Uplink Packet Access, yani Yüksek Hızlı Veri Pakedi Yükleme İmkanı) teknolojileri yaratılmıştır. Bu teknolojiler sayesinde ortalama transfer hızı gidilen hızdan bağımsız olarak indirme ve yüklemede saniyede 1 mbit civarlarında olmaktadır. Aynı ilk nesil 3G'de olduğu gibi, HSDPA da ilk Japonya'da kullanıma açılmıştır.

Sorunlar
3G, her ne kadar bant genişliğini verimli kullanmak ve "tıkanma"nın önüne geçmek için tasarlanmış olsa da radyo emisyonu için çok geliştirilmemiş algoritmalar kullanmaktadır. Bunun sonucu olarak 3G cihazlar gidilen hız ve ortam koşullarına göre veri transfer hızını değiştirirler:

0 ile 40 km/saat arasında, 3G'nin teorik hızı saniyede 2 mbit civarındadır.
40 ile 120 km/saat arasında, 3G'nin veri alışveriş hızı saniyede 386 kbit'e geriler.
Yaklaşık 360 km/saat hızın ötesine çıkılınca, 3G verinin aktarılmasında ciddi sorunlar yaşamaya başlayabilir!
Kullanılan modülasyon tekniği cep telefonlarında doğrusallığı yüksek RF güç yükselteçlerinin kullanilmasini zorunlu kılmıştır. Bu da genelde telefonun en çok akım çeken ve verimliliğinin pil ömrüne direkt etkisi olan güç yükselteçlerinin düşük verimle kullanılmasına ve özellikle ilk nesil telefonların pil ömürlerininin kısa olmasına neden olmuştur.
Buna ek olarak, 3G ile birlikte kullanılan frekans bandı 2100 / 2400 Mhz civarlarına çekilmiştir. Eğer 900 Mhz GSM standardına göre karşılaştırırsak, bu değişiklik kapsama alanının dokuz kata kadar küçülmesi anlamına gelmektedir! Dolayısıyla şehirlerde binalar, açık alanlarda ise alanın büyüklüğü yüzünden 3G kapsama alanı dar kalmaktadır.

Bu iki sorunun çözümü için 4G teknolojisi planlanmaktadır.
4G

4. Nesil GSM Hizmeti" 4G, dördüncü nesil kablosuz telefon teknolojisidir. Diğer GSM standartları gibi hücresel bir ağ sistemi kullanması ve üçüncü nesilde ortaya çıkan kapsama alanı sorunu başta olmak üzere bazı sorunları çözmesi beklenmektedir. Bağlantı hızı cep telefonlarında 100mps , wi-fi networklerde 1Gbps'dir. aynı zamanda wimax band genişliği ile aynı boydadır.

Hedefler
4G, hizmet kalitesi (HK) ve kablosuz genişband erişimi,Çok ortamlı mesajlaşma hizmeti, video sohbet, taşınabilir TV, yüksek çözünürlüklü TV kapsamı, DVB, gibi gelecek olan uygulamaların hız gerekliliklerini oturtmak, ses ve veriler gibi minimal hizmet ve "herhangi bir zamanda-herhangi bir yerde" gerçekleşen diğer hizmetler için geliştirilmiştir. 4G çalışma grubu, aşağıda yer alan konuları, 4G kablosuz iletişim standardının hedefleri olarak tanımlamış bulunmaktadır:--Seyyare 12:20, 15 Ekim 2007 (UTC)

Kablosuz Sistem Gelişimi
İlk nesil: Bu nesilden olan sistemlerin hemen hemen hepsi, sesin, esas trafik olduğu düşüncesini taşıyan analog sistemlerdi. Bu sistemler, sık sık, üçüncü şahıslar tarafından, dinlenebilyor idi. Standartlardan bazıları, [NMT]], AMPS, Hicap, CDPD, Mobitex, DataTac dır.

İkinci nesil: Bu nesile ait olan tüm standartlar, ticari merkezli olup, dijital şekilde idiler. Şu anki pazarın, yaklaşık %60'ına, Avrupa standartları egemen bulunmaktadır. İkinci nesil standartlar, GSM, iDEN, D-AMPS, IS-95, PDC, CSD, PHS, GPRS, HSCSD, ve [[WiDEN] dir.

Üçüncü nesil:

3G, abone sayısında (şebeke kapasitesindki artış) artış gösteren talepleri, yüksek hızda veri iletimi ve çok ortamlı uygulamalar için gerekli olan hızları karşılamak için, değişikliğe başlamıştır. Bu standarttaki sistemler, temel olarak, 2G sistemlerine ait doğrusal bir gelişimdir. Bunlar, bir tanesi, devre anahtarlamalı düğümleri kapsayan ve bir diğeri, paket yönlendirmeli düğümleri kapsayan, iki paralel altyapıya dayandırılmaktadır. UTB, IMT-2000 ilk adımının bir parçası olarak, üçüncü nesil şeklindeki hava arabirim teknolojilerine ait özel bir seti tanımlamaktadır. Şu an, 2G'den 3G sistemine geçiş olmaktadır. Bu geçişin bir parçası olarak, pek çok teknoloji, standart hale getirilmektedir.

2G'den 3G'ye:2.75G - EDGE]Gelişimi için geliştirilmiş veri hızları |EDGE ve EGPRS, 3G - CDMA 2000,W-CDMA or UMTS (3GSM), FOMA, 1xEV-DO/IS-856, TD-SCDMA, GAN/UMA.


Benzer şekilde, 3G'den 4G'ye: 3.5G - HSDPA, HSUPA, Super3G - HSOPA/UVG

Dördüncü nesil: 4G çalışma gruplarına göre, 4G altyapı ve terminalleri, 2G'den 4G'ye uygulanan, hemen hemen tüm standartlara sahip olacaktır.
4G hakkında net acıklama olmadıgı ıcın bu kadardır popcorn
 
Yukarı Alt