SonSAHNE

Bilgiliyim
Kayıt
12 Nisan 2007
Mesajlar
2.934
Beğeniler
0
Şehir
aRaF
işte devamı

kadınla kocası çarşıda giderlerken kadın vitrinde 1 saat görür ve almak ister.fakat saat çok pahalıdır ve kocasının alma imkanı yoktur.
gel zaman git zaman kadın hep o saati ister kocası da bir türlü alamaz.birgün koca işten döndüğünde karısının kolunda o saati görünce sorar:
-karıcım nasıl aldın bu saati ben sana para falan vermedim?
kadın da derki;
-çok basit hayatım!!!
yarım saat verdim bir saat aldım... :lol:
 

SonSAHNE

Bilgiliyim
Kayıt
12 Nisan 2007
Mesajlar
2.934
Beğeniler
0
Şehir
aRaF
Orta yasli zengin ve dul bir kadin artik hayatini yalniz geçiremeyecegini anlayarak
gazeteye bir ilan vermis:
"Zengin bir dul bayan hayatini ve parasini paylasabilecegi bir hayat arkadasi
ariyor.. Yalniz asagida yazili sartlarima uymasi gerekir"
1-BENI DÖVMEYECEK
2-BENI BIRAKIP KAÇMAYACAK
3-YATAKTA SUPER OLACAK
Aylarca telefonu çaldi. Ev mektuplardan geçilmedi ve kapinin
zili durmadi ama sonuçta kadin hiç birini begenmedi ve kendine uygun
bulmadi. Bir gün yine kapi çaldi. Kadin kapiyi açtiginda yerde paspasin
üstünde yatan kollari ve bacaklari olmayan bir adam gördü:
- Kimsin? Ve burda ne yapiyorsun?
-Merhaba, dedi adam, artik aramaniz gerekmiyor, bugün sansli gününüz ve ben
hayallerinizde ki erkegim.. Bakin
kollarim yok sizi dövemem. Bacaklarim yok istesemde kaçamam!
- Eee.. Yatakta süper oldugunu nerden çikardin?
- Kapiyi çaldik ya!!
 

SonSAHNE

Bilgiliyim
Kayıt
12 Nisan 2007
Mesajlar
2.934
Beğeniler
0
Şehir
aRaF
Çok zengin bir dönme tokmakçısına bir teklifte bulunur :
-Beni benim istediğim zamanda ve benim istediğim yerde yapacaksın,eğer
kabul edersen sana parada sınırtanımıyorum, der. Paragöz olan tokmakçı
hemen kabul eder, nerede ve ne zaman istediğini sorar. Dönme :
-Bir uçak yolculuğunda ben sana söylediğim zaman, der.
Tokmakçı tamam olayı okeyler. Uçak biletleri alınır ve yolculuğa çıkılır. Gecenin bir
yarısı dönme :
-Hadi, der. Tokmakçı tedirgin olur ve :
-Herkez uyumamış olabilir yakalanıp rezil olmayalım, der. Bunun üzerine
dönme :
-Deneriz, der ve seslenir :
-Hostes hanım bir kola alabilirmiyim. Hiç bir yerden ses gelmez dönme :
-Hadi bak herkes uyumuş. Tokmakçı tedirginde olsa alacağı parayı düşünür ve
dönmenin istediğini yerine getirir. Sabah olduğunda hostes servis için gezerken tam
bizimkilerin önüne geldiğinde önlerindeki kotukta oturan adamın kan ter içinde ve
rengi atmış bir şekilde görür. Hemen :
-Beyefendi bu ne hal neyiniz var, der.
Adam :
-Akşamdan beri ilacımı içecegim bir bardak su isteyemedim, der. Hostes :
-Beyefendi bize seslenebilirdiniz, der. Adam bunun üstüne :
-Nasıl sesleneyim hostes hanım, adamın biri gece bir cola istiycek oldu zavallıyı
sabaha kadar şeyttiler.
 

SonSAHNE

Bilgiliyim
Kayıt
12 Nisan 2007
Mesajlar
2.934
Beğeniler
0
Şehir
aRaF
Diyarın birinde padişah eğlence olsun diye bir yarışma açmış. Buna göre kim padişahın atını güldürmeyi becerirse 1 çuval altın alacak... Her tarafa haberler salınmış, duyurular yapılmış. Yarışma zamanı gelince herkes deniyor ama kimse atı güldürmeyi beceremiyor tabi, bazısı yarım saat bazısı 2 saat uğraşıyor ama sonuc yok.
Bizim Nam-ı Kemal de yarışmaya katılmış. Sıra buna gelince, atın bulundugu odaya almışlar, 1 dakika sonra Nam-ı Kemal odadan çıkmış ve atı güldürdüğünü altınlarını almak istediğini söylemiş. Padişah ve görevliler şaşkınlık içinde tabi bir bakmışlar hakkaten at gülmek ne demek kahkahalar atıyor yerlere yatmış tepiniyor. Sonuçta altınları vermişler Nam-ı Kemal e...
Aradan günler geçmiş ama at hala gülüyor, bir türlü susturamamışlar. Son çare olarak Nam-ı Kemal i bulup, nasıl güldürdüyse susturmasını istemişler. Nam-ı Kemal bir çuval daha altın verirlerse bunu yapacağını söylemiş. Kabul edilmiş isteği tabi ki. Neyse bizimkini atın olduğu odaya almışlar tekrar, yine girişi ile çıkışı bir anda olmuş. Bir bakmışlar at bu sefer ağlıyor, hem de hüngür hüngür. Tam altınlar verilirken, padişah :
- Sana bu altınları veririm ama bir şartla, bu atı nasıl güldürdüğünü ve şimdide nasıl ağlattığını söyleyeceksin
Nam-ı Kemal başlamış anlatmaya :
- Valla hünkarım, ilk geldiğimde atın kulağına yaklaşıp benimki seninkinden büyüktür dedim, gülmeye başladı..
- Ya şimdi ya şimdi nasıl ağlattın
diye atılmış padişah merakla..
Nam-ı Kemal padişahın yanına yaklaşmış :
- Şimdi de çıkarıp gösterdim
 
Kayıt
20 Temmuz 2007
Mesajlar
1.286
Beğeniler
0
Garibanın biri bir şarküteri vitrinindeki salam,sucuk,peynir gibi envai türdeki yiyeceklere bakarak iç geçiriyormuş ve açlıktan bayılmak üzereyken yolda bir mersedes durmuş, içinden göbekli , zengin olduğu her halinden belli bir adam inmiş ve şarküteriye girmiş içerdeki her türlü yiyecekten beşer kilo alıp çıkmış tam giderken bizimki dayanamayıp sormuş; _Abi neden hep beşer kilo aldın ? Adam cevap vermiş ; _Damadım kızımı daha iyi becersin diye bunların hepsini damadıma aldım. Bizimki bu cevabın üstüne lafı yapıştırmış; _Abi sen şuradan bana bir ekmek arası peynir al, ben senin değil kızını sülaleni beceririm.
 
Kayıt
20 Temmuz 2007
Mesajlar
1.286
Beğeniler
0
Adamın biri bar a girer ve barmenden bir duble viski ister, ve viskisini içtikten sonra hesap ister , Barmen " One duble visky one dolar " der.Adam hesabı öder , fakat canı biraz daha içmek ister ve yarım şişe viski ister. Yarım şişe viskiyi içtikten sonra hesap ister , Barmen " Half bottle visky one dolar " der. Adam şaşırır ve hesabı öder. Bunun üzerine adam bir şişe viski ister,barmen bir şişe viski verir Adam bir şişe viskiyi içer ve tekrar hesap ister; barmen " One bottle visky one dolar " der.Bunun üzerine adamın şaşkınlığı bir kat daha artar ve " whats facking businis" der. Barmen karşılık olarak " My boss fucking my wife upstare , I am fucking his jub downstare" der.

Eh pek iyi dğeil bu


İki avcı köpekleriyle övünüyorlarmış. Avcılardan biri: Benim köpeğim çok akıllı, geçenlerde ava çıkmıştım, birde ne göreyim. Kurşunları evde unutmuşum, hemen benim köpeği çağırdım, av tüfeğimi koklattıktan sonra eve yolladım. Yarım saat sonra akıllı köpeğim kurşunları alıp getirdi deyince 2.Avcı atılmış benim köpeğim daha akıllı demiş ve anlatmaya başlamış."Geçenlerde karımla sahile gitmiştik karım soyundu fakat mayosunun altını evde unutmuş, hemen benim köpeği çağırdım karımın cinsel organını kokladı ve eve gitti. 20 Dakika sonra ağzında neyle geldi biliyormuşsun? Benim komşunun Cinsel Organıyla.
 
Kayıt
20 Temmuz 2007
Mesajlar
1.286
Beğeniler
0
Çocukla annesi, birgün plaja gitmişler. Annesi güneşlenirken çocuk, sürekli annesini üzerine kum serpiyormuş. Annesi,
çocuğa ne kadar kızsa da, çocuk, devam ediyormuş. Bu sırada yanlarına bir Kıro gelmiş. Kıro'nun geldiğini duyan kadın,
kıroya:
-Amcası, bu çocuk yaramazlık yaparsa döversin, değil mi?
Adam pala bıyıklarını sıvazlayarak "Anasını bile s...kerim'' demiş...



genç bir çocuk ilk defa gece arkadaşlarıyla gezmek için babasından izin almış ve çıkmış.Babasıda evde rakı sofrasını kurmuş keyif yapmaya başlamış iyi de oğlu bir türlü eve dönmemiş ..... Baba merakla Hastaheleri karakolları aramaya başlamışken kapı çalmış ve oğlan gelmiş.ve baba aşırı sinirli durumda nerdesin diye bağırmaya başlamışki oğlan kusura bakma baba ben seks yaptım ondan geç kaldım deyince baba çok hoşlanmış benim oğlum artık büyüdü ve seks yapmaya başladı demiş ve hanımına seslenmiş hanım hanım 2 bardak daha getir oğlumda artık rakı içsin demiş ve oğluna otur oğlum demiş ve oğlundan cevap......oturamam baba çok acıyor.......



Temelle dursun hayatlarında ilk defa geneleve gideceklermiş. Temel dursuna
- önce birimiz girsin beğenirse öbürüde girer demiş.
Dursun
- tamam demiş ve önce girmiş sonra *kmiş ve bi kaç saat sora çıkmış.
Temel hemen sormuş
- nasıldı?
dursun
- valla benim karıdan iyiydi demiş. Sıra Temele gelmiş Temel de z*kip çıktıktan sonra
Dursun sormuş
- nasıldı
Temel:
- Valla haklısın dursun senin karıdan iyiydi.
 
Kayıt
20 Temmuz 2007
Mesajlar
1.286
Beğeniler
0
Ufaklık, sokakta oynarken bir kutu Viagra bulur. Bir zamane çocuğu olarak bunun ona neler kazandıracağını şıp diye anlar ve kutuyu cebine atar ! Akşam babasının yanına gider, "Bak sokakta ne buldum! Bir on milyonluk verirsen senin olur ne dersin ?" Şaşıran baba cevap verir, "Aslında fena teklif değil ama neyse ki benim onlara ihtiyacım yok. Git dedene bir sor belki o alır." Ufaklık derhal dedesine gider ve hapları 10 milyona satmayı teklif eder. Dedesi sorar, "Sağ ol oğlum ama bunların iş göreceğinden nasıl emin olacağım ?" "Öfff nerden bileyim dede ! ama televizyonda işe yaradığını söylüyorlardı." "Peki" der dedesi, "Bu gece bir deneyeyim. Eğer işe yararsa yarın paranı alırsın tamam mı ?" Ufaklık teklifi kabul eder ve ertesi sabah dedesini ziyaret eder. Gülümseyen dede torununun eline 50 milyon sıkıştırır. Çocuk şaşırır, "Dede ! Seninle 10 milyona anlaştığımızı sanıyordum ?" "Tamamdır oğlum hepsi senin. 40 milyonu büyükannenden !

--------------------------------------------

Temel Amerika'da bir lokantaya gider. Lokantada tuvalete gidip çişini yaparken yan pisuara gelen zencinin aletini görünce şok olur. Temel "ula hemşerim bu aleti nasıl büyüttün" diye sorar. Zenci Temel'in saf olduğunu anlayınca "Valla her sabah iyi bir kahvaltıdan sonra 1 saat boyunca mutfak tezgâhı mermerine vuracaksın, 6 ay sonra seninki de bu hale gelir " der. Temel ertesi gün hemen uygulamaya başlar. Aradan altı ay geçer, Temel ile zenci aynı lokantada yine tuvalette karşılaşırlar. Zenci Temel'e sorar "Ne oldu, tavsiyemden sonuç aldın mı?". Temel "Valla hemşerum RENGİNİ TUTTURDUM AMA BOYUNU DAHA TUTTURAMADUM DA"der.

--------------------------------------------

Amerikada en az 3 farklı objeyi kullanarak dünyanın temel sorunlarının ifade edilmesine dayanan bir yarışma düzenlenir. Bu yarışmaya bizim Temel de katılır ve sahneye başında gaz maskesi elinde bir demet çiçek ve prezervatif takmış bir şekilde çıkarak birincilik ödülünü kazanır. Sunucu Temel'i yanına çağırarak bu objelerden maske ile dünyadaki çevre kirliliğine, çiçeklerle doğanın korunmasının gerekliliğine ve prezervatifle de doğum kontrolünün önemine dikkat çektiğiniz için bu ödülü size layık gördük der. Bunun üzerine Temel aslında ben " prezervatifle sevişmek gaz maskesiyle çiçek koklamaya benzer. " demek istemiştim der.
 

DnA

rank8
Kayıt
15 Nisan 2007
Mesajlar
232
Beğeniler
0
ramazanla ne alaksı var koçum sen 11 ay yap onca sapıklığı sonra ramazan geç bunları :lolmuch:
 
Kayıt
20 Temmuz 2007
Mesajlar
1.286
Beğeniler
0
Adamın biri işyerindeki kantinde arkadaşıyla yemek yerken
Kolumun ağrısından ölüyorum" diye arkadaşına dert yanmış,
Doktora gitsem iyi olacak".
Arkadaşı da "Yahu ne lüzum var" demiş, "İlerde köşedeki
marketin çıkışında yeni bir bilgisayarlı cihaz koydular. Üç dolara bir
jeton alıyorsun kasadan, atıyorsun, yanında getirdigin idrar örneğini
açılan kapaktan içeri veriyorsun, on saniye sonra neticeyi ve tedavi için
yapman gerekenleri öğreniyorsun",
"Gördüğün gibi ucuz ve çabuk" diye eklemiş.
Adam hemen bir kaba idrarini doldurup arkadaşının dediğini
yapmış ve bilgisayar 10 saniye sonra yazılı olarak cevap vermiş:
Kolunuzda bir cins eklem ağrısı olan Teniselbo oluşmuş.
Sıcak suya koyun, ağır işlerden kaçının, iki hafta sonra
düzelecektir"
Memnun biçimde eve dönen adam, bir yandan bilgisayarın
dediğini uygularken bir yandan da muzurca fikirlere kapılıp bu
akıllı cihazı nasıl aldatılabileceğini düşünmeye başlamış.
Ertesi gün olunca bir miktar çesme suyuna köpeğinden alınmış bir
kılı koymuş, üstüne bir şekilde elde ettigi karısının ve
kızının idrar örneklerini eklemiş. Tüm bu karışımın üzerine bir de
mastürbasyon yapıp doğru cihazin yanına varmış.
Jetonu atıp kabı makinaya vermiş, on saniye sonra cihazdan
yazılı yanıt gelmiş.
1. Çesme suyunuz çok kireçli. Bir filtre cihazi almayı düşünün
2. Köpeğinizde kene var. Eczaneden özel bir şampuan alıp
köpeğinizi yıkayın.
3. Kızınız kokain bağımlısı. Bir psikiyatri kliniğine yatırın.
4. Karınız hamile. İkizler. Sizden değil. İyi bir avukat bulun.
5. Kendinizi bu yolla tatmin etmeyi bırakmazsanız kolunuz
iyileşmez

------------------------------------------------------------------------------------------

Hşşştt Çaktırma Sus
Çiftçi tavukları için hiç yorulmayan bir horoz almak için pazara gider.
Pazarci : istediginiz herseyi bu horoz yapar, diye azgin mi azgin bir horoz satar bizim çiftçiye.
Adam çiftlige döner ve horozu kümese koyar koymaz tüyler uçusur, gidaklama sesleri, feryat figan, çiftçi çok memnundur. Ama horoz cok azgindir, sadece kumesi degil, çiflikteki hayvanlar, atlar, koyunlar, inekler vs. vs. Adam memnundur ama bir yandan da endiselenir, horoz iki günde ölecek diye. Horozu tutmaya çalışır ama nafile. Neyse der eve girer. Ertesi gün bir bakar ki, horoz ayaklar havada, dili dısarda kümesin önünde pestil vaziyette yatıyor ve hatta tepesinde bir akbaba uçusuyor.
Çiftçi kendi kendine : Ehh iste sana dedim geberecen diye, şeklinde söylenir.
Horoz, bir gözünü hafif açarak çiftçiye kısık sesle homurdanır;
-Hişşşt! Akbabayı kaçırıcan sus!
 

DnA

rank8
Kayıt
15 Nisan 2007
Mesajlar
232
Beğeniler
0
euheuh 1 numarasın valla sıkıldıkça bakıyorum buraya daha gülmeden topici kapatmadım extrabeer
 
Kayıt
20 Temmuz 2007
Mesajlar
1.286
Beğeniler
0
TEMEL KİTAP YAZARSA
Temel bir gün bir kitap yazmaya karar verir ve hemen Orhan Pamuk'a koşar 'Sevgili üstat, ben bir kitap yazmaya karar verdim ama çok satsın istiyorum ne yapmalıyım ?' der. Pamuk, bak Temel Türkiye'de tutan üç şey vardır. Birincisi seks, ikincisi asalet, sonuncusu da de gizem. Sen kitaba bunları içeren bir başlık koyarsan kitabın en az on bin satar. Temel hemen başlamış kitabi yazmaya, 3 ay sonra geri gelmiş. Orhan Pamuk kitabın adını sormuş, Temel de, 'Kontesi kim s.kti?' demiş. Orhan 'Afferim, çok güzel olmuş, kontes ile asaleti, s.kmekle seksi vurgulamışsın, kim de gizemle ilgili. Ama sana söylemeyi unuttuğum bir şey daha var. Bu baslığa bir de din katabilirsen en çok satanlar listesine tepeden girersin. Temel yine çıkmış ve kitabı değiştirmeye başlamış. 1 ay sonra tekrar geri gelmiş. Orhan Pamuk kitabin adini sorunca Temel: 'Allah Allah, kontesi kim s.kti?

----------------------------------

DOĞANIN DENGESİ
Temel ormanda ağaç kesiyormuş, o sırada çevreciler de ormanda yürüyüşe çıkmışlar, Temel'i bu vaziyette görünce bir güzel pataklamışlar... Temel üstü başı perişan halde köye dönerken Dursun a rastlamış, Dursun;
-Ula Temel bu ne hal böyle? diye sormuş, Temel de anlatmış;
- Ormanda ağaç keseydum, birden kalabaluk pir grup Doğan'ın yengesini bozmişum diye dövdü peni, halbuki ne Doğan'ı taniyruuum, ne de yengesuni..

----------------------------------

SİHİRLİ SANDALETLER
Bir adamla karısı Mısır'da eski bir çarşıda geziyorlarmış. Ayakkabı satılan bir dükkânın önünden geçerlerken satıcı içerden seslenmiş, buyur etmiş, girmişler.
- Satıcı "çok özel büyülü sandaletlerim var beyefendi, sizi sex te çok vahşi ve kuvvetli yapacak sandaletler..." Adam tabi ki erkekliğe leke sürdürmemek için pek önemsememiş ama eski günleri özleyen karısının ısrarlarına dayanamayıp sandaletleri denemeye karar vermiş. Adam sandaletleri giyer giymez gözleri parlamış, kalbi hızlı hızlı atmış, fiziksel değişimler başlamış, nefesi serileşmiş gözleri büyümüş ve etrafına seri bir şekilde bakınmaya başlamış. Karısı bir adım geri kaçmış "Aman allahım dur dur..." derken adam koşmuş, satıcıyı yakaladığı gibi tezgaha yatırmış, pantolonunu parçalayarak çıkarmaya başlamış, bu arada satıcı bir yandan kurtulmaya çalışırken bağırıyormuş,
-"Sandaletleri ters giydin lan!..."
 
Yukarı Alt